Dostluğu takas ettiler çocuk,
Ama sen duymadın.
Sana duyurmadan,
Sevgiyi takas ettiler çocuk.
Vefayı takas ettiler çocuk,
Sen duymadın.
Vazgeçtim artık.
Yankı yapsın diye bağırmaktan,
Sağır dağlara,duygusuz kayalara.
Vazgeçtim,
Ses vermeyene sesimi tüketmekten,
Dönmeyene dön demekten,
Bir demli çay doldurup kendine,
Çıkıp balkona,
Yayılıp balkondaki en geniş sandalye’ye,
Bir yudum alıp çayından,
Damağındaki buruk tadı hissedip,
Düşündün mü geçmişteki hüzünleri,
Ben bilemem yalvarıp diz çökmeyi,
Ben bilemem yalvarıp dil dökmeyi,
Yalvarıp da diz çökmem mi gerek illa.
Bilirim hayatla oynanmaz kumar,
Hilekar ile birlikte atılmazmış zar.
Sil gözyaşlarını,
Sil ağlatanlara inat.
Sar yaralarını,
Sar,kanatanlara inat.
Uçur umutlarını,
Uçur,karanlığa inat,
Dönde gökyüzüne bir bak,
Kimileri der ki en-el hak,
Meleklerden bir hare tak,
Pür insan olamadın.
Arşı alayı gezdim,
28-İNSANLIK
İnsanlık bazen,
Aç insana bir dilim ekmek,
Kuru toprağa bir tohum ekmek,
Ya da,
Geleceğe bir ağaç dikmektir.
Kadınlarımız,
Annemiz,kızımız,kardeşimiz,
Yarimiz,yarenimiz,sevgilimiz,
Sevdiklerimiz.
Sitemkarlarımız,arkadaşlarımız,
İyi günde kötü günde dert ortaklarımız,
Bilirmisin içimde,
Bulutların üstünde,
Bir kelebek misali,
Bir yara bir sızı var.
Dilerim ki Tanrıdan,
Ey;
Güneşin sıcağında kavrulmuş,
Ay’ın ışığında yoğrulmuş güzel.
Masumiyetindeki sıcaklığı,güneşe,
Tenindeki berraklığı,ay’a mı borçlusun.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!