Metin Alataş Anısına*
Bir gölge düşer uçsuz bucaksız,
beyaz bulutlardan dağ diplerine,
Kaç olduğunu bilmiyorum zamanın,
bir acı şaka gibi çökmüş üstüme.
Bende toplanan
adresi kaybolmuş sevdalar,
Gerçeğini yaşamadan
özlediğim hiçbir aşkın,
ve gölgeler,
içimde görünür olan.
önce beni senden,
sonra da benden çalarlar
Ne söyleyebilir susan dudaklar,
hüzünlü bakıştan başka,
Hangi ayrılık duyar
içimde patlayan gürültüleri,
Mahpustan sökerler darağaçlarını,
metin ol yavrum,
Alataşlar değil bu
portakal ağaçlarına atılmış ip,
Aman ha,
salıncak da sanmayasın,
son bir isteğin demeden üstelik
nasıl bilebilir azadiya welat aşkını.
Ah portakal ağacı
görmez isin
gölgende parelenmiş ceylan gözleri,
Diclede Aydın bir devrimci,
ve gazlar içinde Mahsun çiçekler.
Ah portakal ağacı
sayfalarına kokunu sürdüm turuncu turuncu
çığlığımla ağlayan yaprakların aşkına
Gölgende bekleyen gazeteler
yasak dil sayfaları
ve dalına konmuş
desenli kuşlar adına
uyma faşist sözüne
bu son faslım olsun
yolumu gözleyen
kahveci bekler
Başkası değil suyun benim
tasandan mı almazsın
bilirim söyleyemez olduklarını
sendendir parçaları sazımın
türkü türkü çarmıha mı gerersin
ah portakal ağacı
sanma vapur seslerini duymadığımı
ve hıçkırıklarını da
mavi yapraklar düşerken senden
*portakal ağacına asılarak katledilmiş Azadiya Welat gazetesi çalışanı
Jînger ColemêrgKayıt Tarihi : 19.11.2013 10:32:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!