Halkımız, Kur’an’ı yeni öğrenmeye “yüzünden okumak” veya “yüzüne okumak” adını verir. Hoş ve isabetli bir ad. Yüzünden veya yüzüne okumak tavsifi, öncelikle “ezberden okuma” yı ayırmak için kullanılır. Öyle ya, ezberden okuyan, yüzüne okuyandan daha makbuldür. Tabi ki, yüzüne okumak da, hiç okumamakla kıyaslandığında, bir gelişmedir. Aslında hiç okumamanın da gerisinde bulunanlar var. Onlar Kur’an’ın “canına okuyanlar”. En rezil olanları da “Kur’an’a meydan okuyanlar”. Allah onların şerrinden emin eylesin.
Kullananların çoğu farkına varmasa da, aslında “yüzüne okumak” tabiri, anlamadan okumanın en basit şeklini ifade eder. Peki, anlamadan ve satırdan okuyanın ki “yüzüne okumak” ise, ezbere okuyanın ki nedir? Onunki “yüzeysel” okumadır. Derinliğine okuma değil. Zira Kur’an vahyinin ilk emri olan “oku”, doğrudan anmayı içerir. Size biri “Oku, ama anlamasan da olur” dese, yüzüne “Sen iyi misin? ! ” dercesine şaşkın şaşkın bakmaz mısınız?
Peki, böyle bir şeyi Allah der mi? Kur’an’ı “apaçık bir Arapça ile” indirdiğini söyleyen Allah! .. Ki Arapça ile indirilmesi, anlaşılması için insanların konuştuğu bir dille indirilmesi vurgusunu taşır. Kur’an’ı iki de bir “mübîn” sıfatıyla (hem açık ve anlaşılır, hem de açıklayıcı) tavsif eden Allah… “Kur’an üzerinde hiç derin derin düşünmüyorlar mı? ” buyuran Allah… Kur’an’ı “Tefekkür eden bir topluma” ithaf eden Allah… Sık sık “Ne kadar da azınız düşünüyor” diye tabir caizse sitem eden Allah… “Aklını kullanmayanı pisliğe terk edeceğini” buyuran Allah…
Abartarak gözümde seni
Ahmakça hayranın olmuşum
Seninle ben bunca yıl, aklımı yormuşum
Anam baban yok ise
Aglarsın gündüz gece
Yaş varmış yetmişe
Yine her an,anne baba bana hece
Garip yetim halen gönül
Ben aglıyorum her gün her geçe
Ararsan sor beni hüzünü bilenlere
Hüzünleriyle köşe başlarında üzülenlere
Yada geçelerin karanlıgında kendini kaybedenlere
Bırakma hiçbir hesabı kıyamete (gül)
ANNEM ANNEM ANNEM
Annem seni cok özlüyorum
Canımsın kokuna sana hasretim
Her zaman hasretim oldun sen
Annemin son bebegi olmuşum
Sıkıntıyla dogmuşum
Sevmeye vakti olmamış anamın
Sevgiye yoksulum
Annemin son bebegi olmuşum ya
Sanki çileyle dogmuşum
Gonul suskun caresiz
suallerde acili
Gonul cigliklarda sessiz
isyanda yikilmis
Gönül dert pınarı olmuş ağlıyor
Muhabbeti köşe bucak arıyor
İşte şimdi sohbet burada der iken
Şeytan minder açmış engel oluyor
İki gözden ibaret degilki iblis
Meydanı geniş,çirit atıyor
Görmedim ben sevginin yıkılmayanını
Anlatırız sevgiyi saygıyı
Biliriz felsefik anlatımını
Gördügüm sevgi sözlerde anlamsız
Seviyorsak dahi kendimiz icin severiz
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!