Mektuplar.. Şiiri - Gülücük Hatun

Gülücük Hatun
25

ŞİİR


2

TAKİPÇİ

Mektuplar..

Geçmişte unutmaya kıyamadıklarım var... Tozlu raflara veya çatıkatında bir dolaba tıkıştıramadıklarım.. Benimle bir ömür boyu yaşayacak anılarım ve kahramanlarım..
Bugünü gönlü rahat ve gönlü şen olarak yaşamak için, güneşli bir günde, kendimi belki de ilk defa yargılamaksızın tüm anılarımı bir mukavva kutuya tıkıştırıp bir çöp kamyonunun arkasına fırlatmak istiyorum.
Bana yazılanlar ve benim yazdıklarım. Onca sayfa.. Onca satır.. Gözyaşlarıyla mürekkebi bozulmuş sayfalar, ruj sürüp dudak izi çıkardığım yeni aşkların heyecanının kokusunun üzerine sinen mektuplar..
Öyle çok mektup vardı ki yazılan... Bana yazılanlar genellikle 'Güzel Gözlüm' diye başlıyordu.. Ya bir defterimin arasında buluyordum tesadüfen ya da montumun iç cebine sıkıştırılırdı.. Mektubu bulduğum anlarda hemen döner etrafıma bakınır, bunu yapan o haylaz gönüllüyü bulmaya çalışırdım ama hiç bulamadım.. Gözlerime bakmaya doyamadığını kara kalem çalışmasıyla her mektupta bunu bana hatırlatan o cıvıl cıvıl yüreği hiç bulamadım. Tanıma şansım olmadı, olamadı.. İki sene boyunca sürdü mektuplar.. Her açtığımda nane kokusuyla karışık bir çiçek kokusu gelirdi burnuma.. İç ferahlatan bu koku, aldığım mektuplarla özdeşleşmişti benim için artık..
Yazanın ellerinin değdiği o kağıda, ben de beni böylesine çok sevdiği için defalarca dokunur, Onu anlamaya, hayal etmeye çalışırdım...
Bir gün yalnız, okul bahçesinde oturup gazete okuyorken, defterlerim hemen yanımda üstüne oturduğum kaldırımda duruyordu.. Birden bir sıcaklık hissettim yüreğimde ve defter sayfalarım bir bir açıldı rüzgarla.. ve bir mektup daha.. hemen kalkıp sağıma soluma bakındım.. bu sefer kurutulmuş bir dal gül ve yine 'Güzel Gözlüme' mektubunu buldum...
Bu son mektubuydu..
Çok acı çektiğini ama reddedilmekten korktuğu için böyle yaşamayı seçtiği aşkımızı yazmıştı.. Her günümü, her dakikamı biliyordu.. Ve beni çok seviyordu.
Kendisine böylesine tutkulu bir aşkı yaşatmaya neden olduğum için bana çok teşekkür ediyordu. Son satırlarıydı.. Insanın en güzel yılları olan üniversite yıllarında iki sene aynı mektuplar düzenli olarak geldi bana..
Şimdi okul bitti çoktan, iş hayatında, gerçek hayatta bir mücadele içinde nefes alıp veriyorum işte..
Geçtiğimiz pazar günü... Istanbul dışında ki ailemin evine gittim..
Odamda, yatağımın altındaki mukavva kutu ilişiverdi gözüme...
Kutuyu açtığımda nane ve çiçek kokusu sarıverdi ortalığı..
Tutamadım gözyaşlarımı..
Koca bir kutuda yüzlerce mektup..
Hepsinde aşk.. Hepsinde şevkat ve hasret dolu..
Ben çok sevilmiştim..
Çok sevilmişim..
Ama bunu hiç öğrenemedim..
Atmaya kıyamadım öylesine kutuyu kapatıp, eski yerine koydum.
Bir zamanlar haylazca yazdığım aşk mektuplarının hepsi 'AŞK' olarak geri dönüyordu bana ama ben sadece kahramanını tanıyamadığım mektupları sakladım.
Şimdi ise ben gizliden gizliye aşığım..
Mektup yazmıyorum, günüm, saatim onu düşünmeden geçmiyor.
Bunu söylemeye korkuyorum.
Onu kaybetmek korkusu ürpertiyor beni ve ben bunu göze alamıyorum.
Dün gece Onu rüyamda ölmüş gördüm..
Sabaha kadar ağladım rüyamda..
Ve sabah kalktığımda gözlerim şişmiş ve yastığımda sırılsıklamdı..
Ağlamışım...
Ve şimdi belki de O da,nane ve çiçek kokulu mektupların sahibi gibi,
kim olduğumu asla bilemeyecek...
Onun yıllar sonra bir kutuda saklayacağı mektupları da olmayacak..
Ve çok severek kullandığım lavanta kokusu da sinemeyecek ellerine, benim tenimden kağıtlara sinip de..
Bu satırları okusa bile.
Öyle bir şimsekler çakıyor ki gözlerinde,
Her bakışımda beni hayal alemine götüren,
Ve yüreğimi incitecek belki de bu bakışlar..
Kısacası,
Bu aşk gözlerimizde yaşanıp, asla telaffuz edilmeyecek..

Gülücük Hatun
Kayıt Tarihi : 27.4.2006 09:26:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Erhan Tığlı
    Erhan Tığlı

    Yazınızı beğeniyle okurken aklıma şu mektuplu mani geldi;
    Mektup yazdım acele
    al eline hecele
    mektup benim vekilimdir
    koy koynuna gecele

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Gülücük Hatun