Belki bir daha göremem
Doya doya sana bakam
Senle murada eremem
Uzaktan boyuna bakam.
Bir tek gamım kasavetim
Gülüm kalbindeki bütün sevinci
Yapacak nişana düğüne sakla.
Ne hale getirdin bu garip genci,
Divane edecek o güne sakla.
Seninim demiştin yemin ederek
İçimden geleni sana söyledim
Kızma inandığın yere kurbanım
Ben sevmekten başka ne suç işledim
Üzme inandığın yere kurbanım
Ben ne divaneyim ben ne deliyim
İkimiz de az mı çektik
Bu sevdada yoktur umut
Yaralara hep tuz ektik
Ben unuttum sen de unut.
Saçımıza aklar doldu
Gözüm senden başka görmez kimseyi
Seni bırakıp da kimlere baksın.
Belki gönlüm senle bildi sevmeyi,
Ama dokunamam bana yasaksın.
Bazı bazı huzuruna çıkarım,
Ne söylesen söyle seni dinlerim
Zaten her öğüdü tutar olmuşum
Anladım kalbinde yok imiş yerim
Artık ölmüş, bitmiş batar olmuşum
Derler ya aşığa yakındır Bağdat
Güzel miyim diye sual eyleme
İnsanı cezbeden tatlı dil sende.
Karşımda duruver bir şey söyleme
Doğadaki bütün güzel hal sende.
Kara gözler, mah yüzüne yakışan
Dedim güzel mutlu musun yuvanda?
Başını önüne eğdi ağladı.
Kader ayrı koydu kötü zamanda,
Dertlerini bir bir saydı ağladı.
Dedi aşkın kederi var gamı varl,
Sen Nemrut dağının bembeyaz karı
Sevginin mayası Adıyamanlım.
Gönlüme can veren sevda pınarı
Şirin, bal damlası Adıyamanlım.
Adıyamanlıdır sadık bilinir
Ne koymalı bu acının adını?
Alamadın hayatının tadını.
Duyan olmadı ki bu feryadını
Acımasız hayat desem olmuyor.
Soğumadan ellerinin kınası,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!