"Sevgili, bir başka güzelsin bugün;
Ay gibisin, pırıl pırıl gülüşün.
Güzeller bayram günleri süslenir:
Seninse bayramları süsler yüzün..."
Pencereme gülüşün düş’se
Tüm dünyaya şiir olup bakasım gelir...
Bugün tarih yazacakmış aşklarına kavuşamayanlar ama yarın toprak olup gidecekmiş sevdalar şairi
Dün geçti sabah oldu . Emi hangi aşk bu
Sadece düzen bir yere kadar vazgeçmektir.
Günler geçer aylar çıkar yıllara
Çocuk oynar düşe kalka
sokakta
Siyah saçın beyaz olur zamanla
Gençlik gider ihtiyarsın
sonunda
Kahır yükler gönlüme, yaprakların inişi
Elveda sözü gibi acı verir yanarım
Bir köşede üşüyen güz gülüyle donarım
Dikenden yol açılır yol boyunca önüme
Bulutlar engel olur, yeni doğan günüme
Sandalları seyreder, kendimce eğlenirdim
Bir insanın beyni sözde bilgilerle dolup
kibirle şiştiğinde dikkatiçin harcanan
emeği küçümser... Hakikate aç değilse
ruhun ekmeği olan alın terini kazanmak
için hiçbir zaman çabalamaz.
Bu duvarlar yetmiyor bizi ayırmaya bilesin...
Bu parmaklıklar, bu demir kapılar, bu hava, inan...
Bazen bir yumrukta yıkacak kadar güçlü,
Bazen bir serçe kadar güçsüzsem, bir nedeni vardır...
Hangi zorluğu yenmemiş insanoğlu.
Hele taşıyorsa içinde bu insanca sevgiyi.
Senin yokluğundur , Eksikliğin .
Dicle ' nin asilliğinde boğulmam ,
Fırat ' ın derinliğinde ,
Senin yokluğunda astım ben kendimi .
Revaklı çarşısından aldığın , Benekli gerdanlığınla .
Dipsiz kuyulardaki ,
Ölümünde uykusu kaçar, çatlayan bir bardaktan süzülen su gibi karışır toprağa. Bir türlü ismini koyamadığım rüzgarlar ve hiçbir şeye benzetemediğim bulutlar kadar günahsız, masum gözlerinin arasında dans eder. Kemikleşmiş bir yalnızlığın giyotini gibi, hiç sevemediğim şarkıların en can alıcı yerlerinde buğulanır sesin ve o damlacıklarda kaybolurum ben her gece. Önce kendimi affetmeliyim, bağışlamak, bağışlanmamın kapı koludur. Eksik bir cinayet var, biliyorum. Ben her dokunuşta avuçlarında ölümü bağışlıyorum.
Bir çocuk daha meleklerin kanadında gökyüzüne çıkıyor bu gece.
Bir baba daha ağlıyor paslı ve yaslı gözlerinden süzelen yaşlarda hece hece.
Bir bomba daha patlıyor işitiyorum kulaklarım kanarcasına duyuyorum.
Eksik bir cinayet var biliyorum.
Ben her gece cennette o bebekleri görüyorum.
çocukluğumuzun erkenlik çağında ne
kadar çok sorunlara rastlandık ey sevgili
Kimimiz zorlu dönemlerle hep onsekiz
yaşımızı bekledik hiç bir düzen olamadı.
Bu sadettin makbulüne bile
dayanamazdık korku nedir bırakmazdık
Çocukluk masumluktur
Bazen bir gülüşte,
Bazen bir bakışta,
Bazen sessizlikte saklıdır.
Kır çiçekleri kadar doğal
Gelincik kadar narin,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!