Bir boyuna, birde sözüne baktım
Sözün, görüntüne uymuyor ağam
Günboyu, fosforlu yüzüne baktım
Yüzün kırmızıya doymuyor ağam
Zift tankına düşsen yine sıyrılın
Senin açtığın yarayı;
Saracak birini buldum
Yıkıp gittiğin sarayı,
Kuracak birini buldum.
Kara gecenin sabahı
Bu vatan aşkına candan geçerek
Kahpe kurşunlarla vurulan sensin
Yiğitçe vuruşup şehit düşerek
Şanlı al bayrağa sarılan sensin
Tabuta sığar mı böyle bir gonca?
Ülkemin burçlarında dalgalanan Bayrağım
Özgürlüğümün teminatı, gurur kaynağım
Dinim, namusum, necip Milletim ve toprağım;
Uğrunda şehit olup, sana sarılacağım.
Hilalin inancımın simgesi, gözbebeğim
Yüksek rakımlardan esen;
Rüzgârlara göğüs gerdim.
Her bahar yolumu kesen;
Haramiye çiçek verdim.
Nice badireden geçtim
Minik kanaryamsın pek tatlı dilli
Hanemde şakıyıp, ötersin Merve
Gözlerin sürmeli, gıdığın ballı
Ömrüme bir ömür katarsın Merve
Ellerin kadife, saçların sırma
Âniden ayrıldın sessiz, sedasız
Gözlerimin yaşı dinmiyor anam.
Bu nasıl bir gidiş hem de vedasız
İçimin yangını sönmüyor anam.
Telefonla geldi karalı haber
Dosdoğru olmalı insan dediğin
Müslüman’da, asla yalanı sevmem
Tek yumruk olmalı ihvan dediğin
Fitne çıkaranı, böleni sevmem
Zulmün karşısında susan adamı
Yeminler ederek gelirim diye;
Bir sabah yollara düştü Elif’im
Senin hasretinle döndüm deliye
Yüreğime ateş düştü, Elif’im
Dağların başına kızıllık çöktü
Yine bahar geldi, giydin şalını
Halden hale giriyorsun Yahyalı
Meyveler yüklendi eğdi dalını
Dolu dolu veriyorsun Yahyalı
Hasretle beklerim her yıl bayramı
Mehmet Hocam a selam ve saygılarımı sunuyorum. başarılarının devamını dilerim..