İsyanlarımı kazıdım illegal duvarlara
Yarama tuz basarken adına adaklar adadım
Bakışların tutuklasın beni sevgilim
Kalmasın artık faili meçhullerimiz
Sokaklarda afişlerimiz …
Müebbetle büyüsün küf tutan aşkımız
tadımlık bu
damağıma yapıştırdım
dilim sürçmese
adını verecektim
papatyam
BUGÜN KAR YAĞDI PENCEREME
ben bitmiş tükenmişliğimle
gün ışığına çıkamam
üşürüm
gidiyorum sevgilim
senin kentinden uzaklara
aşksız sevdasız
bir kente gidiyorum
gidiyorum
Köprüyü geçene kadar mantığında olan kurnazlar
Bir gün aynı köprüden geçeceğini unuturlar
Ve dayı dedikleri insanlar
Artık ayı olduklarının farkındadırlar
beni kemiren yazı kışı değildi sevdanın
zaten aşklar küf tutmuştu
bir umudum kalmıştı
birde ben
yalandı yeşilin tadında yaşamak
ben üşüyecek kadar üşüdüm
önce ellerim titredi
sonra gözlerim
yiyip bitirdim tükenmekte olan yüreğimi
yırttım geceyi doğuşuna hasret
hiç gitmeyecekmiş gibi dururken
hiç gelmeyecekmiş gibi gittin
sana gitme demeliydim
diyemedim
sen benim yazılmamış şiirlerimdin
tilkilerle dolaşıyorsun kafanda
dilin yanmıştır belkide süt içerken
belkide yaralısın en derinden
sen beyazken
grileşiyorsun seviştikçe
ben dolunaya selam dururken
sen yıldızlarla oynaşırdın
bir çocuk görsen
anne derdin
seni sevdiğim söylesem
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!