Sen uyurken kendimi bir boşluğa bıraktım.
Dipsiz kuyu gibiydi sensiz geçen her saat.
Yokluğunda her şeyden, kendimden de ıraktım.
Seninle ruhum sakin, duru su gibi rahat.
M.M
Kalp secde eder ise başlar eğilir yere.
Bak, Rabbini görürsün, dağa, taşa, her yere.
Mehmet Murat
Pencereler kıpkızıl gün dönüyor mağripten.
Dağların ardın sıra göç ediyor ışıklar.
Ne ister bilmiyorum el gün mahzun garipten.
Siz miydiniz o yoksa dünde kalan aşıklar.
Bir bahar sabahıydı.
Merhaba dedim hayata.
Kervanların göç zamanıydı.
Gecenin, gündüze eşit olduğu,
Dalların çiçeklere bürünmeye başladığı,
Umutsuz soğuk havaların yerini
Sanma Kavlimden Dönerim
Sanma ki kavlimden yarın dönerim.
Aşiyanımdır kalbin girer tünerim.
Tutuşur yüreğim aşkın narından.
Kahi alev alır kahi sönerim...
Biraz zaman geçsin dedim,
Soğur belki içimdeki yangınlar.
Baktım ki yıllar geçmiş.
Nice yangınlar geçmiş sevdamın üzerinden.
Nice zamanlar geçti
Dinmedi içimde fırtınalar.
Dolaşma sevdanın viran bağında.
Konacak bir dal mı bulamıyorsun.
Gittin göç eyledin karlı dağında.
Dönecek bir yol mu bulamıyorsu
Aşk sana ne çok yakışıyor
Gülüyorsun, gözlerin parlıyor
ay sönük yıldızlar kıskanıyor
Saçlarına zühre yıldızı takılıyor
Yüzünde aydan gelen parıltı,
Sesinde bir nağme bestelenir.
Dünya bugün bir başka dönüyor mihverinde.
Ruhum gömülü kaldı mechuller makberinde.
Kalbimin odağından düşen resmin içime.
Zorluyorsun içimi çok zorlu bir seçime.
Her şeyi öğrenir akıl,
her duyguyu atar içinden yürek,
lakin ne unutmayı becerebilir yürek
ne de unutmaya bir yol bulmayı akıl.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!