Kuruluşun gider milattan önce yüzyıla,
İnsanlık tarihin, uzanır ta kırkbin yıla,
On dokuz ilçe, dokuzyüz küsur mahallenle,
İhtişamlı, yirmi bin kilometre karenle…
*******************************************
Bayram; af, barış, rahmet günü,
Son bulsun, zulüm, kavga, savaş.
Adaletin hüküm sürdüğü,
Düzen başlasın yavaş yavaş.
***************************************
Bir yıl önce bugün, sen hakka yürüdün,
Ateş düştü içime, dağlandı sızım.
Yine bir sonbahar, yüreğimde hüzün,
Geçen zamana bak, inan anlamsızım.
*******************
İşin olmazdı fazla, gezme tozmayla,
Bin dokuz yüz elli üçte, geldin bu dünyaya, Daha altmış dokuzda, göçtün dar-ı bekaya.
Olmadı dünyalığın, dürüstçe geçti ömrün,
Sen cefakar, sen çok fedakar bir hayat sürdün.
Daha yirmi birinde, şekerlendi bedenin,
Yüreğim isyanda, devir zalimin,
Hakkı tutup almak, zor bu dönemde.
Doğruluk yolunda; sözün, yeminin,
Esamesi okunmaz, bu alemde.
“HAYAT”
Doğumdan ölüme, giden bir süreç,
Kimi bebek çocuk, kimi yaşlı genç,
Geldik gidiyoruz, yalan hayattan,
Yaşam bir rüya, zaman içinde an.
Huzur, var mı? nerede?
Bulan da, haber versin.
Huzursuzluk her yerde,
Rabbim hayır eylesin.
Milattan önce başlayan bu yolda,
Uygarlık geldi! insanlık nerede?
Düşen tutulurdu, şimdi ki moda,
Kalkmasın yerden, sen de vur bir darbe.
Mana arar, acz bir kul,
Edep illa, yol makul.
Hak yolunu, saymam zul,
Mahlas, sebeb-i nüzul.
Ezel ebet, var apul,
Tamah etmem, para pul,
Siyasette bulmak zor onur, erdem,
İçindeki adam! yüzde bir belki.
Korkak değilim, sözüm esirgemem,
Gördüğüm kırk yıldır, değil ahlaki.
Verilen sözler, hep seçime kadar,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!