Bana sabr verdi bu yıl, nefsi eğtti
Uçarak vakt ile boşluklara gitti
Yüce Mevlâ tarafından yaşamamçin
Dünen ihsân edilen yıl gene bitti.
Oğlum çalışırsan beni elbette aşarsın
Her dem coşarak bentleri gençlikte taşarsın
Ben sen gibi cevval olamam amma ve lâkin
Sen ben gibi sâl-hûrde olup çok yumuşarsın.
Her gün yapılırken nice taltif ve cezâlar
Şair değilim sadece manzum yazarım
Hâşâ bu değildir ki benim yok nazarım
Öz Türk dili aruzla yazılmaz diyenin
Kurşunlu kalemlerle mezarın kazarım
Pâk bir hayât yaşadım hem dağda hem yazıda
Lâkin şehir kirletti akı da beyazı da
Kış gibi yaşadığım baharı da yazı da
Sığdırdım bir kıt’aya dört mısralık yazıda
Ahmed Paşa'nın gazeline Tahmis
Dünyâyı yakan kirli duhân yandım elinden
Mağrib malı uydurma zebân yandım elinden
Âhû gözlüm, cem-i zemân yandım elinden
“Ey fitnesi çok kavli yalan yandım elinden”
Her zihne gelen fikre inanma
İlham sanarak hissine kanma
Nefsin seni aldatmada mâhir
Hakk lutfudur ömr, dâimi sanma
Sermest uyuyup may dolu küpte
Varlıklara pek fazla değer verme cihanda
Allah sana sıhhat vere ömrünce bu handa
Varlıklı yedirmez ve yemez kendi aşından
Mülkün seni yapmaz daha üstün dadaşından
(Baki'nin var gazeline tahmis)
Dünyâ denilen yerde tükenmez garabet var
Şâkirtler için seyredecek türlü cihet var
Ulvî semadan gönderilen resmi davet var
'Alâyiş-i dünyâdan el çekmeğe niyer var
(Zati'nin gazeline tesdis)
Ey sehâb, göğsünde saklanmış bir ummânın mı var
Sevdiğin köyden gelen gurbetçi mihmânın mı var
Her çeşit güllerle memlû bir gülistânın mı var
Ağlamaktan, gözyaşından başka imkanın mı var
Elimiz tutmaz, gözümüz görmez, çenemiz sarkar
Böyle emâreler kocamaktan başka değildir
Mefakiye derler ki cümlemiz ölümden korkar
Emr-i Hak denilen şey uyumaktan başka değildir
Emr-i Hak = ölme
Yaklasik bir asirlik cinar ve kesfedilmemis bir hazine... Bir aruz asigi ve hece ustasi... Florida´dan Almanya´ya Yetmis Altinci Yil adli siir kitabini gönderen bir muhabbet insani... Amerika´da kurmus oldugu dershanede kendini ögrencilerine adayan bir egitim gönüllüsü... Allah (c.c.) uzun ömürler ...