20.10.21
İyi insanın lafının üstüne geleceği gerçeğini
En hakiki ispatıyla deneyimledim bugün
Gözlerinin en büyük şahidi gözlerim
İlk okuduğum şiir değildi gözlerin
Ama en güzeliydi, en apansızı
O kadar uzak ki gözlerin şimdi
Ne Nâzım yazabilir ne Fuzûlî
İmkân dahilinde saymıştım aşkı
Öyleymiş, haklı çıktım
Lâkin imkânsız olan biri varmış, o da senmişsin
En büyük hatam, en büyük yanılgım
Yastığa kafamı koyuyorum,
Yastık oluyorsun birden.
Gözümü kapıyorum,
Karşımdasın.
Nedir bu eziyetin?
Bırak beni yaşayayım.
Karartma var geceleri
Karneyle ekmek alınan günlerin
Ve ben o karanlık, karartmalı gecelerde
Senin gözlerinin beyazında aydınlanıyorum
Delicesine akasım geliyor gözlerinin beyazına
Ufkumun en derinine işlenmiş gibi
Kızma güneşe
Yüzünün gölgesinde kaldığındandır
Seninle dalaşı
Gözlerin mızrak olduktan sonra
Yüzünün güneşi kıskandırmasına şaşırmam
Öyle olmasaydı eğer ben de
Biliyorum zincirler bana vurulu
Kilidi de benim elimde tutulu
Elim kalıp, yüreğim yanık
Tek bir sözün ya salacak zincirleri üzerimden
Ya da katlime ortak olacak seninle
Bi-çare bülbül misâliyim leb-i gönlünde
Seni düşünüyorum yine bu ıssız gece deminde
Aşağılık korkaklığımın belki de en lüzumsuz, en cesur tavrıydı bu
Ansızın 'seni seviyorum' demek
Biliyorum, bunu söylemek de gerekliydi aslında
Yani sen diyemesen de, demesen de, istemesen de
Ne pahasına olursa olsun bu korkak adamın bu cesur tavrına olan bu dürüst tavrın
Memleketin hali her zamanki gibi:
Her zamankinden beter
Biz yine aşkın önüne memleketi koyuyoruz
Ne de olsa esir bir vatanda yaşanması en güç olan şeydir
Her ne kadar iki kişilik de olsa aşk
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!