bir destan yazacağız bir gün
içinden sırların geçtiği
köpüklerin kayalardan vazgeçtiği.
sade hiçe saymaların olduğu,
normalize edilmiş,
insanları seviyorum
günahları ve sevaplarıyla
testiyi dikip içenlerle
suyu bakır tasta içenleri
ve zamanı.
güm diye duyulur bir ses
gün batımında, herkes
idğam ile kavmi cem
hırkayla, isle dem,
eder desiseyle kem.
deniyorum ve başladım gülerek
sebebim kümbetli ve gizli.
gözümümün önünde kelebek
soğuk terazi, sabaha izli.
depreşen ruh, namluda soğuk gün.
yeni bir biçim veriliyor hayata
ve yaşanmışlara.
kelimeler yalancı, kelimeler yıkıcı
yeni düğüm, yeni örgü, yeni özentiler
ve yeni ahlar karışıyor
kim kime benzerse
çingeneler!
ne kadar rahat ve görgüsüzler
görgüsüz olmak
hoşlarına gidiyor bile olsa
çingene olmayanlar için önemli bir nokta
göze alamam yaşlanmayı
gebe kalamam yalnızlığa
istemem avare geçsin ombudsmanlığım
umut etmek kabre yakın olmayı
yaşamayı istemektir aslında
vur vurabildiğin kadar
acıma, durma, hayal kurma
vur güm diye bir ses çıksın
vur da, gözüm kalmasın hiçbir nimetinde dünyanın
kalakalmışlığım çıksın ortaya
yokuşlar aşağı, yağmurlar buz gibi olsun
Bütün ihtimallerden dönerse bulunmaz bir hudut
biter tümden resimli kitaplar.
Bitmeyen serlerin inadına kapılırım.
Ben dağların topraksız sözlerine aciz
fedailerin kılıçlarındaki sabra hayran.
bilmem kaç pazar
yansıması eğriydi güneşin ufukta
semeresi çoktur sabahların
bir kişi bile geç gelmez koşuya orda
kağıttan planet yapıp harekete geçmeyegörün
bağlı kalırsınız uzay boşluğuna
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!