Mehmet Demirkapı Şiirleri - Şair Mehmet ...

Kuyumcu titizliği ile toplarım saniyelerini zamanın...
İçimde yanar kaybolmuş an'larım...

Kuzinesi sen olan bir odaydı hepsi
Bir kaç kilim bir kaç yastık yer ve sedirle
Iki öğündü yer sofrasında gözlerin
Her sabah ve akşam süzüldügüm

“Örneğin geçen yıl Cumhurbaşkanlığı krizi ve 27 Nisan sürecini yaşadık. AKP’nin yüzde 47’ye yakın oy alması geçici bir rahatlama getirdi, ancak PKK’nın saldırılarıyla gündemimiz değişti. Ardından kara harekâtının sekiz gün sürmesi yeni gerginlikler yarattı. Sonra türban krizimiz oldu. Bunun peşinden AKP’ye kapatma davası açıldı ve bir hafta geçmeden Ergenekon soruşturması kuvvetli bir şekilde gelişerek dengeleri iyice altüst etti.”
“Çünkü acil çözüm bekleyen tek sorun AKP’nin ve Ergenekon soruşturmalarının gelecekleri değil. Türban ve en önemlisi de Kürt sorunu masanın ortasında duruyor.
Ve masa tüm bunların ağırlıklarıyla yıkılmak üzere...”

Vatan gazetesinden Ruşen Çakır yazmış,26 Mart Çarşamba günü. Okuyunca birden aklıma geldi, “masa da masaymış ha...”Edip Cansever’in şiiri.
“Adam yaşama sevinci içinde

gecelere azıcık gündüz katıyorum
gündüzler de hafif karartı
içimde hep parlayan bir parıltı
kıvrım kıvrım yola bakıyor,akıyor akıyorum
ne mavisini kıskanırım gökyüzünün
ne de gri bulutlarını

Kim düşünür ki, süzülürken gökyüzünde,
Bir kuş misali Boğaz Köprüsünde
Tarih seninledir, güzellik seninledir
Bak iyi bak, hayatın bu son nefesinde

Geride kalanlar elemli bu yüzden

On emire
On kurşun
Ne bir eksik
Ne bir fazla

Musa(a.s) çocukları değildi

Oğlum Tarık
On yedi yaşında
Bu gece ilk mesaisinde
Ben nedense onun yatağında
Onun çarşafında yatıyorum.
İçim kıpraşıyor.

Oğlum Bilal
Babam karşımdaydı
Benim gibi
Ben karşısındaydım
Senin gibi

Okyanusun ortasında
Bırakırdı kendini adam
Dalgaların içine içine
Vururdu dalgalar her seferinde
Adamın kalbine kalbine
Martılar her seferinde ağlardı

Bazen düşer bir yaprak gibi
Bazen sızar bir çömlek gibi
Bir kütük gibi iniler iniler
Bir kadın bir anne ve bir bebek
Sevgiler aah başka nasıl büyüyecek