Bu nasıl sevgidir, uykuma giren,
Aşkımın ateşidir, bana güç veren,
Duruşu aslanda kendisi ceren,
İşte bu güzele vurulmuş ben.
Aşkımın gözleri, engin bir deniz,
Içim kaynar,görmesem kuzularımı,
Elemler doldurulur yaralı kalbimi,
Herkes için bu hasret böyle midir ki,
Tanrım bu konuda, zayıf yaratmış beni.
Sön zamanlarda meşgalem ağaçlardı,
Severdim ben onları, onlarda beni,
Yalnız üzüm ağacı, korkar ağlardı,
Budarken ıslatır altındaki yeri...
Ağaçlarla hoş geçin, kesme sakın,
Bu Anadolu bu,güzel memleket,
Meyve ve üzümlerin ana yurdu
Üstünde yaşayan onur lu millet, asırlar boyunca, hep devlet kurdu.
Buraya, Araplar,Persler ve Slavlar,
Ekseri yaramaz, komşu oldular,
Gökyüzünde hafi, vasi deniz var,
Uçar durur havalarda görünmez,
Bunlar sırdaş rüzgarla beraber,
Her dem gözü yerde, ama görünmez.
Gün olur uzağa, gider toz olur,
Sır
Bu garip dünyada, bir kaya bir tümsek,
Yüz yıllar öncesi, kim bilir ne idi?
Kendi değişmez, değiştirir her şeyi,
Bir şey ki öyle görünmeden çalışır...
Gözlerdim oturup, kalktığı yerleri,
Bastığı yerlerde, ayak izlerini,
Dağlara sinmiş mi ki güzel sözleri?
Dinlemek isterdim, o güzel sesini!
Haber sorardım, uçan turnalardan,
Kızım hasret çoğaldıkça çoğalmış,
Ara sıra buralara gelde git,
Dünyaya sevgili Torunun gelmiş,
O,nu bari bir güzelce sevde git!
Sen gideli uzun zaman oluyor,
1 9 6 0
Yavrular;Mahir Hasan Türkân Şükrân,
Küçücükken daha bebek yaşında,
Fedakâr bir ana yanıbaşında,
Kala kaldı k.kale garında.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!