Nice diktatörler gelip geçti
Şu çatışmalı dünyadan
Kimi kendine yonttu kitabı
Kimi azılı bir insan kasabı kesildi
Boza pişirip halkının tepesinde
Arı soyluluk adına
Sokaklar düzensiz bak
Dağıt korkuların akışını
Kısılmasın sesin
Kuru sıkıları ertele
Geç özgürlüğün kavşağını
Kaldır yumruğunu
Emekçiler akıyor saban
Beşer onar
Kentin alanlarına
Yürekleri tedirgin
Belirsiz bir bekleyiş içinde
Bakışları bulanık
Neden sığınıyorsun sürekli
Hak aramada kaçakçılığa
Her yerde dışlanıp ötelenen
Emekçisin sen
Boş kalmış alanların bak
Senin tepkisizliğinden
İlk kazancımla bir otelde yattım
Uzandım yatağa sere serpe
Açtım penceresini ardına kadar
Çektim havayı ciğerlerime dolu dolu
Yaslandım koltuğa krallar gibi
Oh be dedim
Dışarıda gök gürültüsü
Uzandım pencereden
Doğayı okudum
Duvarda kadın tablosu
Süt beyaz.
Bir zamanlar
Babanın oğula
Ananın kızına
Yüreklerini açar
Birlikte koşarlarmış geleceğe
Bulandırmış saldırganlar suları
Ezgilerini avuçladım sarsıla sarsıla
Yoğun geçen bir sevinin
İnildedi toprak çırpındı yaprak
Burçak burçak tere kesti göğüsler
Domur domur çiçekler açtı ergiden
Yıkıldı örülmüş duvarların yapısı
Toprağın yüreği atar
Devinir tohum
Gezinir yamaçlarda yeşillik
Titrer ışık
Bulutlar kucaklaşır
Sert kayalarla
Yoruldum
Nerededir yolcuların durağı
Tut elimden
Götür beni denizlere
Güneşe vereyim benliğimi
Bulutlara götür beni
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!