Ufkuma taht kurmuş mübarek adın,
Sevdanla gönlüme aktın İstanbul...
Titretir kalbimi her daim yâdın,
Hicran acısını ektin İstanbul...
Sensiz dünya yaşanmaz bir çöl oldu,
-Sokak çocukları için-
Geceleri parklar, sokaklar soğuk,
Üşüyen ellerim, donuyor baba...
İtin, kurdun sesi geliyor boğuk,
Korkular kalbime iniyor baba...
Bütün bir dünyayı, gezdim dolaştım,
Hep Sen’in ismine, vardım Allâh’ım.
Muhkem kaleleri, surları aştım,
Rûhumu aşkına kardım Allâh’ım! ..
Yolunda düşmana karşı gelerek,
Harften, kelimeden sayfaya geçip,
Satır satır ilme varmak okumak.
Kendine mukaddes bir dava seçip,
Lafızla mânâyı karmak okumak...
Okumak insanın ruhunu besler,
Rezzak’tan yoksulu emanet bilip,
Şefkatle mahrumu sevip sarmalı.
Dünya sevgisini yürekten silip,
Yüz akıyla yüce kata varmalı…
Yaratan cömerttir, sever cömerdi,
Yaşadığım şu kısacık hayatta,
İşleri hep riyâ adamlar gördüm.
Kalpleri kararmış birçok zevatta,
Cilâsı yerinde endamlar gördüm.
En güzel yaratıp Rabbim beşeri,
Rotasyonmuş adı; demek?
İşe kızar köy müdürü,
Değersizmiş onca emek,
Boşa yazar köy müdürü.
Olmayınca birçok imkân,
Bilgiye susamış genç fidanlara,
Bengisu misali akar öğretmen.
Ülkenin vârisi saf civanlara,
Fazilet ışığı yakar öğretmen.
Tezgâhından geçer sayısız insan,
Yaradan eylemiş ikram,
Bayramımız bayram olsun.
Kalmasın hiç kimsede gam,
Bayramımız bayram olsun.
Çekilsin gecenin yası,
Dağları dost edinmiş, korkusuz koç yiğitler,
Haydi, Mehmet’im haydi, bil ki şehitler ölmez...
Sana bağlanmış nice gönüllerde ümitler,
Haydi, Mehmet’im haydi, bil ki şehitler ölmez...
Biz ki, nice amansız bâdireler atlattık
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!