yorgun yolcuları taşıyan, kirli otübüsler
ağır batal gövdeleri.asabi şöförleriyle
lanet okurcasına dik yollara tırmanırdı.
ankara bitkin, etraf, ruhsuz ve karanlık binalar
siyah camlı, lüks burokrat otomobilleri.
şimşek gibi gecerdi.her yandan
yaşamı yanlış öğrendim
belki yanlış öğrettiler
sağı sol, solu sağ sandım
beyazı siyah, siyahı beyaz bildim
yönlerimi, yanlış anlatılar
duğuyu batı
Gün ne gündü
Gece korku, Şafak kindi.
Komutan kördü
Pis bir kavganın yaralı kuşlarıydık.
Düşman kim?
Dost kimdi?
batık kıtalarda mı?
doğmamış bedenlerde mi?
bilmediğim zamanlarda mı?
yoksa en kuytu köşelerde mi...
neredesiniz?
sessiz dünyamda mı?
Dünya dönüyor
Mevsimler değişiyor
Güneş yeniden doğuyor
Çıplak dağlar yeşeriyor
Kuşlar yuvalarından dışarı çıkıyor
Kırıldı göklerin müthiş direği
Usta sen bilemezsin,sen göremezsin
yer çökmüş, gök küsmüş
kuşlar göç etmiş.
Nehirler kurumuş, göller çöl olmuş
sen anlamazsın usta, sen dinlemezsin.
Kuzular kesilmiş, koyunlar asılmış
Gün döner
Gece döner
Bu gece kime döner
Gün biter, gece biter
Gün kimde biter
Gün gider gece gelir
Ah saçların, ah sacların
Tel tel olmuş. Bu saçların
Her gün bir yana düşen
Bazen baygın, bazen yaygın
Yüzüme dolanan o saçların
Sarıya hasta, karaya sevdalı
Güneşler doğar hep ben ölürken
Gök gürler ben inilderken
Yağmur yağar ben gözyaşı dökerken
Ahşap evin sarı saçlı güzel kızı
Çamdan, Yağan yağmuru zevkle seyredecekti.
Ben barlarda, şampanya patlatırken
Beni yoksul bıraktılar
Diktatörler ömrhırsız diktatörler
ümü çaldılar.
yarınlarımı çaldılar
ülkemin kıt kaynaklarıyla
emperyalislerden silahlar aldılar
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!