Med cezirlere maruzum Şiiri - İlyas Kaplan

İlyas Kaplan
1264

ŞİİR


15

TAKİPÇİ

Med cezirlere maruzum

yeni bir fert
yeni bir kişilik
bir silkelenme ve kendine geliş
yeni bir ben inşa etme yolculuğundayım

benliğimin geçmiş tarafını siliyorum
korkuları, bezginlikleri, hasretleri
boy aynasında görünen
en keskin arzuları
hayat künyemi yeniden tanımlıyorum

yeni şahsiyetim teşekkül ediyor
her izlenen yol yalnız O’nu anlatıyor
nefsi bir terbiyeden geçiyorum
yeniden dirilme gerçeğini öğreniyorum
met cezirlere maruz
seyr-ü seferlerdeyim

ilticalardayım
teslimiyetin mührü vuruluyor ruhuma
ard arda iktiza eden zamanlardan
kızıl denizi yaran ihsanlardan
ateşi berd-i selam yapan ikramlardan
tufanı cudiye ulaştıran lütuflardan
gurbetim vuslata dönüyor
kirlerden arınma mesabesindeyim

uykudan ışığa uyanma imsakında
uzaklardan yorgun develer üzerinde gelenlerin hediyesi gibi
mücerret bir kulluk ümidi benimkisi
her tarafı her ciheti her şekli
sağı, solu, önü, arkası
bir mücrim gibi
en çok günahlı hususiyetlerden hüküm giymiş
eski bir mirastan suçlu görülmüş

züht kervanının zahidiyim
hak ile batılı birbirinden ayırma noktasında
ruhsal bir irşat ile meşgulüm
tefekkürle geçiyor zamanı-halim
zihnimdeki soruların cevaplanmaya başladığı tecellilerdeyim
maziden yadigar bir hayata binaen

dünyanın zevk ve sefasından olabildiğince uzak
nihayetsiz ummanlara açılma iradesindeyim
zaman-ı atiye beyaz bir sayfa açıyorum
elest bezminde ki sözümden bilbedahe
gönül perdelerim bir bir kalkıyor

mevcudatın iki ucu yeniden dürülüyor
varlığın her türü, her nevi mezcediliyor
bütün kainat bütün mevsimler
meleküt, arş, kürs
biraz sürur
biraz sevinç duygusuyla

benimkisi bir reddiye
açıkça bir meydan okuma
korku ve ümit arasında öylesi bir yürüyüş
mahviyet duygusuna doğru bir tahavvül eylemi
hülasa bir zikr-i hafi tezahurü
madde planından mana iklimine boyut değiştirme
enfüsten afaka doğru bir gayret

vaktin zahiri boyutlarında bir sıfırlanma yaşıyorum
adeta zembereğinden boşalmış bir saat gibi
ilahi mecraya sokulmak üzere yeniden ayarlanmış
hikmetlerle yüklü bir anlatım , bir alegori
sırr-ı hilkatı çok yönlü bir menasike
günahın iğvasına karşı bir başkaldırı
nefse karşı yürütülen bir cihat

kızgın alevler acımasızca ruhumu dağlıyor
belki bir tesadüf
belki bir teferruat
veya öylesine bir ceza
bir kurtuluş belki
vicdan azabı
günden güne pençesini beynimde derinleştiriyor
hiç dikkat etmediğim kusurlar canlanıyor gözümde

bir takım zaaflarla doluyum
belki herkesten daha hususi
belki bir buhran iştiyakı benimkisi
yalnız kendime mahsus
bir mevzi bir mukaddes yolculuk
kendi benliğinde bir hicret

hatalarımla yüzleşme zeminindeyim
kendi ruhumun yurdunda
başı boş, gözü kör, dizginsiz
sebepleri , nedenleri teşhis etmeyle meşgulüm

puslu vadide ufuk çizgisini kaybetmiş
ecel terleri döküyorum
bilhassa bir hacer teslimiyeti yaşıyorum
belki de ebubekir-i sıddık sadakati
secde ve rükular diyarında
sekerat halinde şuhud aleminde
ruhi bir enerji tutulmasına duçar

bir bekleyiş, bir anış bir hatırlayış
kendi varoluşunu bulma telaşı belki de
Hakka yakınlığın adresi
bir iletişim kurma saati
ibrahim ve ismailin sınavı
masivadan ilişkiyi kesme molası

O’na yönelme ,O’na münacat etme
bir uzlet anı
içte ki şehirde cülus etme mücadelesi
şehrin hakimiyetini elde etme savaşı

bir nefis murakabesi içindeyim
imanla inkişaf etme halinde
kendi hakikatini kendinde bulma yolunda
bitimsiz heyecanlar tadıyorum

kemale açılan kapıdayım
bir yolculuk içerisindeyim aslında
refiklerimle hemhalim
bazen gazali
bazen ibnül-arabi
bazen yunus emre, mevlana
Rahmani sohbetlerdeyim
yaratan Rabbe ram olmuş
hüsni hatimelerdeyim

redfer

İlyas Kaplan
Kayıt Tarihi : 31.12.2021 01:59:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

İlyas Kaplan