Yiğitliği, kahramanlığı, şânı
Bu kahpe dünyada unuturdum ben
Yanlı bir çerçevede ışıdı mı
Yüzün önümdeki masa üstünden.
Gün geldi ve sen gidiverdin.
Geceye attın aziz yüzüğünü.
Yazgını bir başkasına verdim,
Unuttum ben o güzel yüzünü.
Günler geçti, hep telaş içre,
Hayatımı yıktı şarap ve tutku…
Birden hatırladım ben seni ve
Gel dedim, gençliğime çağrıydı bu…
Çağırdım ama gelmedin nedense,
Çok gözyaşı döktüm, ilgisiz kaldın,
Mavi yağmurluğunu mahzun giyindin de
Yağışlı gecede benden ayrıldın.
Bilmem, gururun nereyi tuttu mesken.
Tatlımsın, sevgilimsin, her şeyimsin…
Mavi yağmurluğunla düşe daldım ben,
Yağışlı gecede giyip gittiğin…
Düş kurulmaz, yok artık şefkat ve ün.
Her şey bitti, geldi gençliğin sonu!
Yok artık yalın çerçevede yüzün,
Elimle masadan kaldırdım onu.
1908
Çeviri: Ahmet NECDET - Kanşaubiy MİZİEV
Aleksandr BlokKayıt Tarihi : 25.5.2015 18:09:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
O gece attım aziz yüzüğümü
Sen yazgını başkasına verdin
Unuttum ben o güzel yüzünü
"Birden hatırladım ben seni" değil,
"Dualar içinde hatırladım seni" olacak. Aslında "analoy karşısındadır" analoy, üzerinde ikonlar dizilmiş, karşısında dua edilen masa.
Çağırdım seni ama dönmedin
Gözyaşı döktüm tenezzül etmedin (gökten inmedin)
O ıslak gecede giyip gittiğin
Mor yağmurluğunla ruyalarimdasın
Sevgiliden kalan yüzük varsa, ilişkisi qayri meşru değilmiş
Şiir güzel olsun diye anlam kaybolmus
Herkese hayırlı çalışmalar.
TÜM YORUMLAR (9)