Keşke sokaklarda sadece çocuklar oynasaydı
Keşke toprak sadece yağmur koksaydı
Keşke deniz hep mavi kalsaydı
Keşke şiirler susmasaydı
Keşke şu kısacık hayatımızda keşkeler olmasaydı
Ansızın siyaha boyanırken gökyüzü
Ruhumun derinliklerinden bir ses gelir
Gece siyahtır, soğuktur rengi
Hüzündür gece
Çakallar avını parçalamak için
Geceyi bekler, tehlikelidir
Zor olan neydi
Zor olan yaşamak mı?
Zor olan sevmek mi?
Zor olan paylaşmak mı?
Zor olan düşünmek mi?
Zor olan güvenmek mi?
Seviyorum yalnızlığımın
Özgür yanını
Sessiz ve sakin
Her şeyden uzak
Başına buyruk
Seviyorum yalnızlığımın
Ben hayata küstüm Alim
Yıkıldım sustum Alim
Dünya ile bağlarımı
Sen gideli kestim Alim
Ne bahar ne yazım oldu
Paraladım kendimi
Bir diyarı gurbet oldum
Sıraladım derdimi
Amansız feryat oldum
Sır oldum, isyan oldum
İsyandır, anlaşılamamaktır
Yalnızlık;
Yalındır, lafsız sözsüz
Bir başına
İnsanın kendi kendine yetebilmesidir
Kuru kalabalıktan,
Kırarım kalemi yemem sözümü
Hatır gönül bilen gelsin yanıma
Kör edipte kapatamam gözümü
Edep erkân bilen gelsin yanıma
Okumakla bitmez imiş cehalet
Yapraklarını tek tek
Dökmeye başlayıncaya dek
Kocaman bir ağaçtı özgürlük.
Dik başlı, eğilmez, bükülmez, sarsılmaz
Ne zaman ki
Büyük bir fırtına koptu
SOLMASIN DİYE
Bir gün beklenen kapı aralanır
Yaşlı ve yorgundur beden
Kapatın şu kapıları
Soğuk, sıcak gelmesin der
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!