Ellerini saçımda gezdirip evladım demeyeli,
Yavrum diye bağrına basmayalı kaç yıl oldu babam ?
Yüreğim huzuruna ,
Avuçlarım sımsıcak bakışlarına muhtaç şimdi .
Saatin eli kulağında , babam geldi gelecek
O , masal suratınla yine güler misin bize
Dün akşam ...
Dün akşam yine gelmedin , çalışıyordun heralde
Yorulma artık olur mu , ben bakarım bize
Yarın gelirken huzur da getirir misin , gün doğsun hanemize
Eksiğim be babam.
Ya yağmur yağar da ıslanırsan
Ya kar dökülür de omuzlarına üşürsen
Zaten karı da sevmezdin ki baba
O şevkat yüreğinde tüm kimsesizlerin acısını taşırdın
Bu kadar acıya nasıl dayandın ?
Bak ben dayanamıyorum baba ,
Kızıyorum kendime , emanetin geldikçe aklıma ...
Şimdi koltuğun yetim , tespihin öksüz baba
Hadi bizi geçtim de
Sen oralarda yalnız ne yaparsın
Yorgun gönlün dinlenir mi oralar da
Az da olsa huzur dolar mı avuçlarına ?
Şu koca dağ bile sen diye yalvarır baba.
Seni bu dünyada sensiz yaşamakta ne
Astığın gibi kaldı ceketin baş köşede baksana
Bizim gözlerimizse hep senin yollarında
O ceket en çok sana yakışırdı baba
Şimdi konduramam o tesbihi başka parmaklara .
Söylesene , acelen neydi ki hemen uçtun semaya
Koparma ellerini üstümden bari onlar kalsın baba
Dökülürse umutlarım toplayamam ,
Dağılırım dört bir yana
Anla halimden, sen yoksun
Rehberim kayıp babam !
Kayıt Tarihi : 4.10.2017 18:13:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!