Yaz geldi de açıldım
Deryalara açıldım
Sevdiğim gelin olmuş
Ağladım nah açıldım
Köfte yaptım kıymadan
Armut yedim soymadan
Gözüm açık gitmez mi
Sevdiğime doymadan
Geldi harman zamanı
Balyaladım samanı
Senin için terk ettim
Kırşehir'i, Kaman'ı
Dağda asırlık çınar
Yanında akar pınar
Sevdiğimi isterim
Herkesler beni kınar
Yârim hamur yoğurur
Alır tahtaya vurur
Hasretlik tükenmezse
Benim ciğerim kurur
Hamamda hamam taşı
Halayda halay başı
Beni hasta ediyor
Yârimin hilal kaşı
Karlar üstünde kızak
Yârimin yolu uzak
Yârim bir ak güvercin
Kursaydım ona tuzak
Bastı beni bir keder
Böyle yazılmış kader
Sevdiğimi alayım
Olmasın ömrüm heder
Duydum yârin sesini
Hissettim nefesini
Tutayım da elinden
Alsın o hevesini
Bakmaz mısın kabire
Adem düşer habire
Toprak olmadan gülüm
Kavuşsan şu fakire
Her insan insan değil
İnsan önünde eğil
Güler yüzlü olana
Edilmez mi hiç meyil
Güzelin şiarı yüzde
İnsana ibret var güzde
Yokuşlarda yürek gerek
Marifet mi gitmek düzde
Arif insan tok olur
Gönül aşı çok olur
Böbürlenen kişinin
Ahireti yok olur
Yârin bağına ersem
Gonca gülleri dersem
Vicdanın sızlamaz mı
Senden ayrı gidersem
Vardım çıktım yaylaya
Koyunları yaymaya
Oturdum şiir yazdım
Gönderdim ben tarlaya
Ne de beyazmış tenin
Nedir bu nazın senin
Gel çıkalım yaylaya
Gezelim serin serin
Gel çıkalım yaylaya
Yaylalar şimdi karsız
En güzel yayla olsa
N'eyleyim onu yârsız
Eller giderken aya
Hâlâ yürürüz yaya
Kargaların peşinde
Yem olduk biz Batı'ya
Adnan ÜNAL "ö.ç.m"
132
Kayıt Tarihi : 21.1.2013 17:53:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!