Maniler 2 Şiiri - Şahbettin Uluat

Şahbettin Uluat
501

ŞİİR


6

TAKİPÇİ

Maniler 2

Kuma üstüne kuma,
Sır ermez bu adama.
Çocuklarda üst baş yok,
Yama üstüne yama.
*
Şamran suyu bulanır.
Yedi mahalle dolanır.
Adın çıkmış bir kere,
Hiç sana kim inanır?
*
Kurbanların irisi,
İşten çıktı derisi,
Kendi elini kesti,
Kasabın acemisi.
*
Kalede temiz hava,
Celal pişirdi tava,
Herkes ete yumulmuş,
Bu gundi de pilava. gundi = köylü
*
Selma, Fatma, Emine,
Nakış yap etamine.
Küskünüm size gelmem.
Hiç verdirme yemine.
*
Can aynı, beden aynı,
Kaş göz aynı, ten aynı.
Rus niye daha cazip,
Her bir şey madem aynı?
*
Çadırı kurdum düze,
Kahveyi sürdüm köze,
İş var, sessiz yapılır,
Hiç gerek olmaz söze.
*
Et kaynar tencerede,
Kuş konmuş, pencerede.
Herkes evlendi gitti,
Bizim düğün nerede.
*
Denizin bu yakası,
Laz Temelin takası,
Beyde yok, ağada yok,
Bu Hasonun cakası.
*
Erciş, Patnos, Horasan,
Seni evde galasan,
İstettim gelmemişsin,
Vay gurbanım olasan!
*
Damda altı döşeme,
Oturmuşum köşeme.
Bugün keyifler gıcır,
Dokunmayın neşeme.
*
Ay geçer, mevsim geçer,
Zaman kuş olur uçar.
Sabret günü gelince,
Açmayan gonca açar.
*
Ateş vurmuş bacaya,
Haber verin hocaya,
Rezil rüsva olmadan,
Bu kız varsın kocaya.
*
Mart kedisi damdadır.
Komşu kızı camdadır.
Her şey yerli yerinde,
Şimdi söz oğlandadır.
*
Saç yok başında adam,
Aşk telaşında adam,
Kızı rahat bırakmaz,
Babam yaşında adam.
*
Bakma borca peşine,
Hiç durma, düş peşine,
Kimi çok ölçer, biçer,
Kimisi düş peşine.
*
Saçlarına, dişine,
Göbeğinin şişine,
Göz görmez, ayak tutmaz,
Düşmüş koca peşine.
*
Yağmur oldu, kar oldu.
Kış bitti bahar oldu.
Kızın gözü yollarda,
Oğlan da buhar oldu.
*
Kara tavuk, al tavuk
Kümesimde kal tavuk
Annesi dilli, dilbaz
Babası da kel tavuk.
*
Oğlumu sevmediler.
Beğenip vermediler.
Seçe seçe sonunda,
Seçmeliğe geldiler.
*
Genç, işini bilecek
İstişare edecek,
Ana, baba dinleyip,
Muradına erecek.
*
İş yapan iş aramaz,
Her durakta duramaz.
Üzüm çöpüne bakan,
Güçlü yuva kuramaz.
*
Her yağmurda sel olmaz.
Her okuyan kel olmaz.
Öyle kaynana var ki,
Anneden geri kalmaz.
*
Süleyman'ın eline,
Cevriye'nin diline,
Başkasından sana ne,
Dön bak kendi haline,
*
Kargaların yuvası,
İstanbul'un havası,
Ne laf bitti, ne gırgır,
Yandı fırın tavası.
*
Tandır, fırın yakarlar,
Evde ekmek yaparlar,
Kızların güzelini
Onbeşinde kaparlar.
*
Hoştur Van'ın havası,
Gelinin baklavası,
Onbeşinde evlenmiş,
Babaların babası.
*
İşler iyi gitmiyor.
Kız babası inliyor.
Başlık düştü on bine,.
Hiç bir aday vermiyor.
*
Balıkesir, Ayvalık
Bakarım alık alık.
Bunca güzel bir yerde,
Bu nasıl iş, babalık.
*
Kavurma yaptım kışa,
Asık suratlı haşa,
Konu komşu ne yapsın.
Böyle evde kalmışa.
*
Yaylada çay demledim,
Peynir ekmekle yedim.
Bal, baklava bir yana,
Ben soğanı özledim.
*
Susma konuş,
Bilirsen susma konuş,
Sonra arkanı dönüp,
Kinini kusma, konuş.
*
Dur düşme,
Öyle dimdik dur, düşme.
Yanmaktan korkuyorsan,
Ateşe girip pişme.
*
Dal kalmaz,
Dal kırılır, dal kalmaz.
Kurdu bol olan ağaç,
Kemirilir, hal kalmaz.

Şahbettin Uluat
Kayıt Tarihi : 19.11.2010 10:13:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.
  • Meltem Ege
    Meltem Ege

    mani yazmak kolay zannedilir ama meğer ne kadar zormuş...
    bir iki mani de ben ekleyeyim dedim ama nerdeeee...beceremedim...
    valla emeğinize sağlık okunmaya doyulmuyor..

    Cevap Yaz

TÜM YORUMLAR (1)

Şahbettin Uluat