Mamnoonah (Memnûne)

Acı bir siren sesi ile irkildi Memnûne
Ardından bir bebek ağlamasını bastıran ambulans sesi
Ve ağlayan diğer çocukların annelerinin sesi
Teker teker kesiliyorlardı kurşun seslerinin ardından
Bir füze ıslığı
Ve derin bir sessizlik

İşte koca bir şehir
İzbeliği haketmişçesine hakir
Ve fakir
Satın alamaz ya özgürlüğü
Satın alamaz ya ölen kardeşinin hayâtını
Satın alamaz ya Memnûne

Koşarak bahçeye indi
Yürüdüğü merdiven kaydı ayağının altından
Saklanamadı zulmünden akıl yoksunlarının
Tuğlaları kucaklayarak uyandı yerinden
Gördüğü ilk şey küçük Muhammed'in morarmış kolları
'Oy anam' diyebildi fısıltıyla
'Beş sene geceli gündüzlü nöbet tutan
Evlâdının öksürüğünü kendi hıçkırığı ile bastıran
Babasından bile sakınan
Gözlerinin içine bakarak
Koca beş sene harcayan anam
Bu muydu yavrun Muhammed'in hâli
Bu muydu ablasının bir tânesinin rengi
Bu muydu'
Dedi Memnûne

Muhâciridir dünyânın her çilekeş müslüman
Biliyordu Memnûne
Ama bilmediği bir şey vardı
Ne zaman biter bu göç
Topraktan toprağa

Kollarını kaldırmak istedi, yapamadı
Başını çevirmek istedi, bir nebze
Ahh, çevirmez olaydı
İşte araya giden beş senenin sanatçısı
Yatıyordu yüzüstü
Kolları yiten beş senesişne uzanmış
Parmakları tuttu tutacakmışçasına açık
Gözleri hâlâ uçuk
Ve dudakları
Muhammed'in 'Mu' sunda kalmış

Bıraktı kendini taşların üzerine
Sessizliği dinledi Memnûne
Ahşap evlerin çıtırdayan çatılarından
Ağıt yakan hak sâhiplerinden
Ve
Garanti mermilerinden kalan sessizliği
Mağlûbiyete rest çeken mermiler

Kapattı gözlerini
Bekledi
Bekledi
Ve
Bekledi

Bir ayak sesi duydu
Ya gülecek ya ölecekti
Yarım açarken gözlerini, dudakları şehâdeti fısıldıyordu
Bir postal gözlerinin önünde durdu

'Hey, this little girl is living... Hahhahha, living little girl...' dedi Coni
Son bir kudretle cevap verdi Memnûne;
'Arun aleykum...'

Ve son garanti mermisinin sesini de duydu Memnûne
Hem gülerek hem ölerek

Adana - 12.07.2007