Malazgirtte Yemin Var Şiiri - Fatih Koca ...

MALAZGİRTTE YEMİN VAR

Yıldırımdan toynaklı atlarına bindiler
Seher vakti ansızın Malazgirt e indiler
Sonra yeri titreten tok ses duyuldu gökten
Gümüş tolgalı Başbuğun bulunduğu yerden

Dinleyin ağalar beyler çeriler ozanlar
Dokuz Tuğ gönderinde dokuz sınır bozanlar
At üstünde yazılmaz destanları yazanlar
Bu çelikten kapıyı ya kırıp açacağız
Ya at üstünde yok olup göğe uçacağız

Ben ki bir Türkmen im şu meydanlar bilir beni
Kaybolsam bir an yine ararda bulur beni
Ya ben bu toprağı ya bu toprak alır beni
Olurda ölürsek toprakta kanımız kalsın
Bir neslin göreceği kutlu şanımız kalsın

Bağrımıza bastığımız Kur-an aşkı için
At koşturulan ebedi Vatan aşkı için
Haydi yiğitler haydi Yaradan aşkı için
İkiye bölünsün düşman vurun tek darbede
Vurun ki içimizde Meleklerde harbede

Sustu birden Başbuğ naralar aldı her yanı
Bütün atlar şahlandı coştu bedende canı
Unutmak ne mümkün böyle efsanevi anı

Hep birlikte Başbuğun etrafını sardılar
Şimşekten yaylarını gökyüzüne gerdiler
Tek dilden göğü titreten bir yemin verdiler

Tarihe damga vuran yiğit soylu milletim
Dokuz Tuğ kaldıran yirmi dört boylu milletim
Alperen yürekli muhteşem toylu milletim
Düşüp kalsan da bir namerdin avuçlarına
Seni bırakıp ta bir soysuzun saçlarına
At avrat pusat hakkı adına andolsun ki
Eğilmemiş şu dik başımı gömmeyeceğim

Bütün ilhamını göklerden çeken bayrağım
Şerefine şerefli kanlar eken bayrağım
Yollarına kahraman canlar döken bayrağım
Kırk ok yercesine yaralar alsam bağrımdan
Acıyla kıvranıp ta feryat etsem ağrımdan
At avrat pusat hakkı adına andolsun ki
Seni Malazgirt e dikmeden ölmeyeceğim

Yollarında nice yiğitler dökülmüş toprak
Karnından sayısız destanlar sökülmüş toprak
Uğrunda yüzbinlerce bilek bükülmüş toprak
Damla kan bulamayıp baki susuz kalsan da
Solup kururcasına muammaya dalsan da
At avrat pusat hakkı adına andolsun ki.
Hiçbir vakit sana şerefsiz dönmeyeceğim

Kapı ardında görünen bir ilahi nurdu
Şahlandı birden atlar tekbir getirdi ordu
Yer yarılsa yine almalıydılar bu yurdu
Bu bir Kızıl Elma bu bir gönül yarasıdır
Bu elli bin Bozkurt un savaş narasıdır

Ey Türk o nasıl bir taktik o nasıl bir duruş
Bu duruş ve çemberden imkansızdır kurtuluş
Bu Bozkurtların pençesinden çıkan tek vuruş
Küffar ordusunu yerle bir etmeye yeter
Şanımıza bin şeref daha katmaya yeter

Gök gürledi sanki yıldırımlar indi yere
Nasıl dayansın yer gök bu mubarek sefere
Böyle muhteşem yurt için bir değil bin kere
Fetih namına yollara baş koyar yiğitler
Uğrunda ölmeyi de şeref sayar yiğitler

Elli bin kurda iki yüz bin çakal az gelir
On kat olsalar dahi on kat daha vız gelir
Çeriler arasına Alperen ler tez gelir
Tez gelirmiş dillere hey tez gelirmiş tekbir
Vurun haydi yiğitler vurun haydi Allah bir

Yıldırımdan toynaklı atlara atladılar
Yüce Türkün şanını dokuza katladılar
Kutlu olsun bu utku kutlu olsun nesile
Tez elden tarihe bir mühür daha basıla!
Tez elden tarihe bir mühür daha basıla!
Tez elden tarihe bir mühür daha basıla’

FATİH KOCATEPE
(YOZGAT)