Mahpus ettiğimiz duyguların kanat çırpınışları değil miydi, aşkın sesi soluğu bir garip hüzzam ve yine o makam değil miydi, yar siluetinde çarpan bir yüreği müebbet sergüzeştliğe mahkûm kılan...
Bize bir “Nihavent Mucize” gerekti...
Belki yaraşırdı da, vurabilseydik sazlara üzerinde zamanın...
Bulduğum gün kaybetmişim seni.
İstanbul bana hep seni hatırlatıyor.
Çünkü onun gözleri de en az seninki kadar yeşil.
Hala, gülümseyen bir lale gibi
bana sürgününü gönderiyorsun
dört yanı çevrili bir kale gibi
Devamını Oku
Çünkü onun gözleri de en az seninki kadar yeşil.
Hala, gülümseyen bir lale gibi
bana sürgününü gönderiyorsun
dört yanı çevrili bir kale gibi