Maziden Atiye Şiiri - Muharrem Öztürk 2

Bu hengameli Cenk bir gün bitecek
Kırılacak Esaret prangaları tek tek

İnanç yüklü Gönüller söyleyecek şarkıları
Bir tını ki mest edecek tüm Mazlumları

Temizlenecek birgün ciğerlerimiz şirretten
Sancılı bir doğum ile yırtılacak kefen

Yeniden esince mis kokulu Bahar yeli
Akın edecek sokağa özgür insan seli

Nüks edince dimağlara ilahi Tefekkür
Aydınlığa terk edince yerini korkunç Zifir

Hatırlayınca günahkar Adem tövbesini
Duyar mı acep hakkı haturlatan iç sesini

En tiz makama çıkıncaya dek marşımız
Itriden feyz alır hicaz segah rastımız

Üsküp misali yeni şehirler inşa edeceğiz
Aslımız Semerkand Buhara'ya gideceğiz

İnsanlığa Köprüler kuracağız Mostar gibi
İhtiyaç var buna zira insanlık görmüş dibi

Minarelerde yansılanan o davudi sada
Dudaklardan inecek gönülleri hasada

İnkârcılar kısacak ruhsuz sesini zira
Neşemiz sevk edecek onları efkâra

Sahte kovboylar kıstırıp kuyruklarını
Terk edecekler hemen Ecdat yadigarını

Işıl ışıl parlayacak mavi yeşil çiniler
Türkistan'dan gidecek küçük adi Çinliler

Minareler Türki makamla şenlenecek
Kubbeler yine Hafız Osmanla süslenecek

Nakkaşlar kültürümüzü işleyecek taşlara
Mimari şahitlik edecek üstat Sinanlara

Arı ve temiz Yunuslar heceleyeceğiz
Türklük mayası ile denizi göl edeceğiz

Koca Yusuflar narayla çekince Peşrevi
Mağlup terkedecek bütün rakipler minderi

Bu kabuk elbet bir gün kırılıp çatlayacak
Hudutlar gardaşı gardaştan ayıramayacak

Kızıl elmaya doğru tütecek Türk'ün ocağı
Dalgalanacak yine tevhidi İslam sancağı

Alpaslanlar meydanda atınca Cenk narası
Aman dileyecek elbet merhamet fukarası

İslam'ın kılıcı Türk ,aleme hükmedecek
Tibet, Viyana, Kırımda atlarını güdecek

Mete hanın kurduğu üç bin yıllık Ordu
Yeniden fethedecek cihanşümul yurdu