Yine bahar geldi yaradan
Bilmem niye yaprak açmaz güller oy
Karlı daglar kalkmadıkça aradan
Korkarım ki dosta ermez yollar oy
Ne dağı var ne ormanı çınarı
Belki gelmezsin bu ile
Yolcu güle, yolcu güle
Sakın ha düşmeden dile
Yolcu güle, yolcu güle
Veren alacaktır canı
Hak'tan gelir, halka gider
Bizim yollar, bizim yollar
Sarplardan sarplara düştü
Bizim yollar bizim yollar.
Bizim yola giren şaşar
Vay göresim geldi Berçenek seni
Dumanlı dumanlı oy bizim eller
Aktı gözüm yaşı oldu bir çanak
Dumanlı dumanlı oy bizim eller
(Otursam ağlasam delidir derler)
Çok şükür ki bir insanım
Mezhep gibi pirim yoktur
Dört kitaba saygılıyım
Birinden haberim yoktur
Veli hoca Veli hoca
Mısır satıyordun iki yıl evvel
Gardaş defineyi nereden buldun?
Baktım defterine vergi ne gezer
Gardaş defineyi nereden buldun?
Haber verse idin müzemiz vardı
Veysel babam uyan bak şu halıma
Giydirdigin hırka çabuk delindi
Senden bir emanet almıştım ama
Kara yüzlü hırsız giydi çalındı
Söndü gözlerimden eski ışıklar
Sen bu bahçelerden çok gelip geçtin
Dostlar seni unutur mu Veysel'im
Arılarla çiçeklerde inleştin
Dostlar seni unutur mu Veysel'im
Ne haktan incindin ne de incittin
Bağladım sıtkımı ulu divana
Gel benim efendim şahım ya Ali.
Gün begün fırağım kâr eder cana
Hazin hazin ahu vahım ya Ali.
Ayağın tozuna yüzümü sürsem
Sana böyle melül durmak yakışmaz
Nerde senin yiğitlerin dağlarım?
İşte bundan çiğdemlerin kokuşmaz
Nerde senin yiğitlerin dağlarım?
Güneş olan güneş yüksekten inmez
Aşık Mahzuni Şerif — Türküsü vicdan, sözü direniş olan ozan
Sen sazınla yalanlara rest çektin,
yüreğinle halkın alemine dokundun.
Türkülerin bir estetizm yarışı değil;
devlet zulmü, yoksulluğun kokusu, haksızlığın izdüşümüdür.
“Bilmedim” dediğin dünyayı;
boşluk ve acı ...
Saygılar sevgiler büyük usta
sen bizim gururumuzsun seni dinliyoruz üsdatım