üzgünüm,
sesimi bozuyorum ve lakin kısık
bir fısıltı,mırıldanma süreci bir
müstehcen bir masalım esasında!
sözcüklerimin yutkunduğu anlarda...
esasında hep demeye getirdiğim şey şu:
tabii ki şiir...
t'uzak ve yakınsak irislerle görülebilen ve de bu uslupla görü'leri seçilebilen
teatral yaşamışlık! ve devasa bi 'kumpanya' dilin kökeninde
dönenip dönenen!
bilmiyorum ki 'bir kere daha gelir miyim gece'ye soruşlu soruyorum:
uzaklarda bulmak kendini - uzun uzaklarda olmak kendini ya da
kısa aralıklı... senkronik bir tezatlık! ..
'yüzümü bir bilseniz; yüzsüzlüğümü...' diye söyleyen
o haymatlos şair 'varlığımı ileti'le' diye dedi bu kere,
bir tannane tutturmuş dökülmüş senin dilin'den onun denizlerine,
okur'un müzikal anlamı ve anlamdaş seyahati...
onun o uzak denizine!
hiç burada olmadığı; her keresinde o sons'uzun denizinde olan o şair
'seni bulmuş' senden
oralarda, o uzak_lık_larda!
'senin-kendin'i...
imdi,
red-doluşmuş sesinde 'kendi ölümlülüğün'ün varisi ölümsüzlük' ya da
ölümsüzlükten ölm'ü ölmüş ölümlülüğünün ölümsüzlüğü veraset ilamı..
geri kalan 'aldığı -ve hatta çalıp çırptığı- hafifliği kadar' işte...
ölümlünün ve bittabi ölümsüzün olmadığı geometride
,
Deniz KoçKayıt Tarihi : 31.8.2007 14:20:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!