Gözüm kömür karası,yazım kömür karası.
Yer yarılır ve göçer,yaram kömür yarası.
Zaten bize ışık yok,yer altında uzaklar.
Uğrar bize her türlü fena ile tuzaklar.
Ocağa girer iken,"bismillah" olan sözler.
"Eyvah"lara dönüşür,dağılır tozla,közler.
Bir parlama duyulur,kulaklar sağırlaşır.
Bedenler donar kalır,bedenler ağırlaşır.
Nice ocaklar söndü,bu uğurda niceler.
Artık daha bir zifir,katran kara geceler.
Bir uğultu,bir alev,galeriler cehennem.
Umutla bekler olmuş,çoluk ,çocuk, ailem.
Aydınlansın diyeydi,ısınsın tüm ocaklar.
Bu uğurda verilen göz,kol,beden,bacaklar.
Karış karış madeni işlerken santim santim.
Şiddetli bir patlama ,kimi dul kimi yetim.
Kara kan ile kaplı,madencinin bareti.
Yüz metrelerce yerde ,yapar son şahadeti.
Her bir kesek kömürde ömrümüzdü kavrulan.
Biz'iz yerin altında,yaprak gibi savrulan.
Yer altında görmekti ,doğan umut güneşi.
Kömür karası beniz,bilmez kardeş kardeşi
Söner bahtımız gibi ,söner bütün ışıklar.
Kaç mendil sallamıştı,böyle yaren aşıklar.
Topraktan geldik hani,toprakta yaşlı genci.
Kömür yanar ömrünü,yakar böyle madenci.
Rabbim darda kalana,eylesin rahmetini.
Rabbim şehit olanın,kab'l etsin şahadetini.
Siz bacadan çıkanı, Duman falan sanmayın.
Bugün bir başka mahzun,bu gün bir başka Bartın
Hasan Turgut 14.10.2022
Hasan Turgut
Kayıt Tarihi : 15.10.2022 10:30:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!