Madencinin tenini, sarmış kömür karası
Yüreğinde kanayan, vicdânların yarası
Gün yüzünü görmezler, derdi ekmek parası
Onlar birer âbide, helâl rızkın aynası
Madencinin göznûru, alın teri duâsı
Kazma kürek sesiyle, arşa çıkar nidâsı
tozlu bir şemsiye durur
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Devamını Oku
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla