Mademki mevcuttu Allah her yerde
Muhammed niçin çıktı yedi kat göklere
İnsanın gözünden kalkarsa perde
Allah görünmeyen bir taraf yoktur
H.Fehmi KUMANLIOĞLU
Bu dörtlükte,H.Fehmi KUMANLIOĞLU (K.S) ,miraç olayında gözden kaçan yada tam olarak
mahiyeti bilinmeyen bu gizemli görüşmenin zaman,mekan kavramlarından münezzeh olan Allah ile
onun sevgili peygamberi arasında nasıl gerçekleştiğini anlamamızı istiyor.Allah,elbette her yerde
hazır nazır ve mevcuttur.Allah’ın her yerde her an mevcut oluşu,zaman ve mekan
kavramlarından münezzeh olduğu gerçeğiyle çelişmez.Onun olmadığı bir zaman yada
mekan olsaydı,Allah’tan başka ilahlardan bahsetmemiz gerekirdi.Allah'tan başka ilahlar olsaydı,
Kainatta yeknesaklık,birlik,düzen değil kaos olurdu.
Allah,yaratmış olduğu kullar gibi zaman ve mekan sınırlarıyla sınırlanmaksızın her yerde ve tüm
zamanlarda hayat sürer.Onunla görüşmek için elbette yedi kat göklere yükselmeye gerek yoktur.
Fakat,sevgili peygamber efendimiz (S.A.V.) bu akıl ötesi soyut aleme yapılan manevi yolculuğu
başka nasıl anlatabilirdi? Miracın,sadece ruhen mi,yoksa hem bedenen hem de ruhen mi gerçekleştiği,
peygamberimizin namaz kılarak mı miraç ettiği yoksa “mü’minlerin miracı” olarak namazı
miraç denilen ilahi yücelmeden sonra hediye olarak mı getirdiği tartışmalarına
girmeye gerek görmüyoruz.Hz.Ebubekir’in dediği gibi;
“O,ne demişse aynen doğrudur,çünkü o Muhammed-ül Emindir.Ehli sünnet inancı olarak miraç olayının
hem bedenen hem de ruhen gerçekleştiğine,namazı ikame ederken,Kudüs’teki Mescid-i Aksa’ya
hem bedenen hem de ruhen götürüldüğüne,oradan yedi kat göklere yükselmediğine inanır,iman
ederiz.İnanmayanlar,Mescid-i Aksa’ nın kapı ve pencerelerinin adedini sorduklarında peygamber efendimiz;
“Allah’ım ben onlara neden bahsediyorum,onlar bana ne soruyorlar.diye Cenab-ı Hakka,
“ Onlar nasıl anlamak istiyorlarsa sen öyle anlat.” dediği ve Mescid-i Aksa’ nın bir anda gözleri
önüne getirildiği ve sayarak kapı ve pencere sayısını söylediğinde Kudüs’ü ve Mescid-i Aksa’yı bilenlerce
doğrulandığı bilinen bir gerçektir.Hz.Musa’dan da kavmi bıldırcın eti ve helva istemiş,bunlar cennetten
indirildiğinde soğan,sarımsak gibi daha başka yiyecekler istedikleri bizzat Kur’anda anlatılır.
Mana alemine ait sırlar,anlatılırken maddi alemden misal verilir.Bu olayda da aynen böyle olduğu görüşündeyiz.
Şöyle ki,Sidretül Münteha akıl ötesi soyut alemle içinde yaşadığımız alemin sınır çizgisidir.Cibril aklı temsil eder bu yüzden akıl ötesi aleme geçemez.Bir adım daha atarsam yanarım demesi,beka alemine akılla geçilemeyeceğini,Burak denilen bineğin ilahi aşk anlamına geldiğini,ilahi aşk içinde mü’minin nefsani ve zanni varlığının yanarak ölmezden önce ölme sırrına erdiği,Refref denilen manevi bineğin ise kulun gönül namazını kılacağı manevi yaygı,yani seccade anlamına geldiğini,yedi kat göklerin tevhitte verilen yedi makama işaret ettiğini,Cenab-ı Hak’la perde arkasından görüştüğünü,cennet cehennemin ve kıyamete kadar olacakların kendisine bir çok ayetlerin gösterildiğini,rüyet’in hem baş gözü hem de kalp gözüyle gerçekleştiğini rahatlıkla söyleyebiliriz.Yani,yakaza aleminde baş gözüyle,rüya aleminde kalp gözüyle Rabbini ahret boyutuna geçmek suretiyle gördüğünü söyleyebiliriz.Tıpkı Hz.Musa ile kendisine ledün ilmini tahsil ettirmek üzere gönderilen Hızır olduğu tahmin edilen kişinin buluşması ve Kur’anda da anlatılan kıssa’da olduğu gibi mana alemine ait bir takım olaylar ve sırlar,kriptoğrafik şifreli olarak maddi misaller yoluyla anlatılmıştır.En doğrusunu bilen Allah-u Teala’dır.(C.C.)
Kayıt Tarihi : 10.1.2011 19:45:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Nihat Gülle](https://www.antoloji.com/i/siir/2011/01/10/madem-ki-mevcuttu-allah-her-yerde.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!