Bir haykırış, bir isyan, bir ses yükseliyor Mabedi Süleyman’dan
İnsanlık soykırımına, vahşetle katledilen masum çocuklara ağlamayan
Topraklarını işgal edip tecavüz edilen mazluma el uzatmayan
Zulme, zalime, katil sürüsüne dur diyemeyen;
Zulme de, zalime de ortaktır
Kirli ve kanlıdır elleri
Cehennemliktir kararmış çehreleri
Kovuldunuz, gidin buradan
Sürmeyin kirli ve kanlı ellerinizi
Sürmeyin kararmış çehrenizi
Uzak durun Süleyman Mabedinden.
Vicdanların karardığını gördüm ağlama duvarından
Zulüm ile abad olunmaz bunu öğrendim Süleyman’dan
Haberler geliyordu Doğudan ve Batıdan
Elçiler gönderiliyordu Süleyman karargâhından
Yeryüzünde bir masumun yansaydı canı,
Süleyman mesul tutardı kendini, almazdı kimsenin ahını
Haksızlık karşısında alev tutardı neylesin taht ile tacı
Dize getirmek için ordular emir alıyordu Süleyman’dan
Nice tahtlar nice krallar hakka teslim oldu bu makamda
Ne taht kalmış ne de makam
Zalim kan kusturuyor
Hani nerede Süleyman
İnsanlığın tükendiğini gördüm Süleyman duvarından
İhanetin ne ilk ne son oldu Süleyman’a biliyorum
Davut’tan kalma mühür Süleyman’dadır biliyorum
Bayrağında kullansan da Davut yıldızını
Adaletle hüküm süren Davud’a da ettin ihanet biliyorum
Güç devşirerek zulümle kan coğrafyasına dönüştürdün
Yalanla kendine vaat ettiğin arz-ı mev’ud’a isyanda biliyorum
Semada buluşan kartal, güvercin ve Hüdhüd de isyanda
Ebabiller kabeyi dolaşsın semada, kanatlarını çarpsın arz-ı mukaddeste
İnsanlık namına bir şey kalmadı, bombalar, mermiler yağdırıyor ebreheler
Her gün can düşüyor toprağa, zulüm arşı alaya dayanıyor, kan nehri akıyor Lut gölüne
Dönüş yolundadır hüdhüd haber götürüyor Süleyman’a
Hak üzere sahi değilsen başın kesilecek hüdhüd de olsan biliyorum
Noksansız uçan hüdhüd varmak için huzura İzin istedi Süleyman’dan
Kayda düşütü, sıktı yumruğunu bastı mührü Süleyman
İhanetin sonu gelecek, zaman yavaş işlese de bu devran dönecek
Defter dürülünce bu hesap görülecek
İlahi vesikada hak budur, ilan etti
Zarf kapandı üstünde Hatem-i Süleyman
Karanlığa boğuldu mabed-i Süleyman
Güneşin karardığını gördüm ağlama duvarından.
Süleyman’dan kalma ey Beytü'l-Makdis
Nice nebilerin ayak izlerini taşıyan ulu belde
Hatem'ül Enbiya’nın İlk kıblegahı
Miracın gerçekleştiği kutsal mabet
Yoruldun ihanetten biliyorum
Sana henüz düşümdeki şiiri yazmadım
Şairin haykırışını okumadım
Ezgiler, marşlar seslendirmedim kırık sazımın eşliğinde
Sana ağıtlar yakmıyorum, yakmayacağım
Kardeşlik şarkılarını mırıldayacağımız günü bekliyorum
Koynunda her gün masum canlar ölüyor
İhanet devam ediyor
Cellatların kana susamış, ha bire kan içiyor doyumsuzca
İnsanlık kör sağır olmuş hayasızca
Soykırım devam ediyor pervasızca
İhanete uğradı Süleyman’dan kalan her ne varsa
Vicdanların karardığını gördüm söz konusu sen olunca
Sensiz yaşam anlamsız bize,
Bir inancın tutkunluğundandır bağlılığım size
Nice nebilerin hürmetine
Mücadelemiz sürecek, sen özgür oluncaya dek
Biliyorum dayanamıyorsun uzun ayrılığa
Ey dünya niçin kör sağırsın insanlığın soykırımına
Gazze yanıyor, Kudüs esir zalim bomba yağdırıyor
Dünyanın lortları kulelerinde sadece seyrediyor.
Dinleyin ey seyredenler
Dinleyin ey fil ordularının sahipleri
Dinleyin ey silah baronları
Dinleyin seyreden leşler
Dinleyin ey yaşayan ölüler
Bir devrim gelecek önce sizi devirecek
Kuleleriniz saltanatınız elbet çökecek
Bombalar susar bir gün, zulüm bitecek
Emir Süleyman’dan kalma semada ebabiller ordunuzu dağıtacak
Hüdhüd kulelerinizi, saraylarınızı sizden önce götürecek
Vardığınızda hayretler içinde izleyeceksiniz kendinizi
Eyvah ne yaptık ne eyledik yaktık kendimizi
Bütün planlarınız ters düz edilecek
İşte o zaman sizi kim diriltecek?
Ben ağıt yakmayı sevmem
Atam İbrahim’den öğrendim mücadeleyi
Mücadelem sürecek, sen özgür oluncaya dek!
Heybemizde ne yılgınlık ne korku
Okçular tepesi boş değil direniyor çelik yürekliler
Bitmedi bitmeyecek mücadelemiz
Öldürülen her masum çocuğun hesabının
Öfkesi devleşiyor içimizden
Terk etmedik nöbet mevziimizi
Ayakları üstüne geri dönenler, yaşayan meyyitler dünden kaybettiler
Kurtuluş haberi yayılacak dünyaya
Kazandı seferde sorumlu olanlar
Sürecek mücadelemiz sen özgür olana dek!
Bugünlerden geriye,
Bir yarınlar için rahatından vazgeçenler kalır
Bir de yarınlar için mücadele edenler
Bitmedi mücadelemiz
Sürecek bütün insanlık özgür oluncaya dek!
25.06.2024/Ankara
Eyüp BeyhanKayıt Tarihi : 25.6.2024 23:51:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!