Kirli buğday rengiydi yüzü
Bir de çakır keyf gülerdi ki mendilleri biterse
Uykudan uyanmış gibi gerneşirdi iskele...
Bir liraydı kağıt mendil
Oysa herkes bilirdi
Hasan'ın huzur tellalı olduğunu,
Polis bile...
Şenlik dağıldı bir acı yel kaldı bahçede yalnız
O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız
Gitti dostlar şölen bitti ne eski heyecan ne hız
Yalnız kederli yalnızlığımızda sıralı sırasız
O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız
Devamını Oku
O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız
Gitti dostlar şölen bitti ne eski heyecan ne hız
Yalnız kederli yalnızlığımızda sıralı sırasız
O mahur beste çalar Müjgan'la ben ağlaşırız
Her insan bir hikaye her hikayede bir insan .. Hüzün kokuyordu dizeler .. bunu hissettirebilen yüreği kutlarım ..
Sevgimle
Hikaye tarzında duygusal bir şiirle gelmişsin begenerek okudum.keşke insanlarımız hak ettiği yere gelebilselerdi.günümüzde hasan gibi binlerce kişiler var dilerim herkes böyle insanlara yardım elini uzatır ...kardeşim kutluyorum..duyarlı bir şiirdi..
Keşke Hasan'lar okusaydı,keşke bir sanat erbabı olsalardı,keşke sokaklarda sakız ve mendil satmak zorunda kalmasalardı.
Şiire gelince her zaman ki gibi duru ve her zaman ki gibi mesaj doluydu....
Tebrikler efendim...
Barış MANÇO nun ''Kul Ahmet'' isimli şarkısı geldi aklıma..
hikaye tarzı şiirler yazabilmek zor zanaat..
haddim olmayarak tebrik ederim..
Aslında ben bu tarzı seviyorum
Belli bir mevzu işlenip anlatılması
benim tercihim.
Bu şiiriniz de öyle tebrikler
Ağladı Hasan; kirpikleri nemli, gözleri elemli...
Nedense bir nazire yapmak istedim ama vazgeçtim. Şiirin öyküsü baş edemediğimiz yaramız bizim. Bursa'da bir çay bahçesinde otururken bir kız çocuğu yaklaşmıştı yanımıza; kalem satıyordu. Bir kaç kalem alıp parasını uzattım. Sonra kaleme ihtiyacım olmadığından mı yoksa ona yardım olsun diye mi "sen bu kalemleri al başkasına sat" dedim. Kız sekiz dokuz yaşlarında kafasında şapka tam bir erkek çocuğu görünümünde. Kabul etmedi. "Ya kalemleri alın , ya da paranızı vereceğim" diye bana bir güzel ders vermişti. Utandırmıştı beni Suriyeli Ayşe... Onu zabıtalar yakalamadı, dövmedi de. Ama o kız çocuğunun vakur duruşu, güzel yüzü hep belleğimdedir. Nerden nereye.
İşin öykü boyutunu bırakıp şiirinize dönecek olursam; tek kelimeyle şahaneydi. Şiirde en ufak bir abartı, en ufak bir zorlama göremedim. Yalın, anlamlı bir şiir. Her zamanki gibi final muhteşem.
Doğrusu çok değerlu bir şiir olmuş hasanın hikayesi zaten ben bu alın teriyle ekmeğinin oeşinde olan bu insanlardan ne istenir anlamıyorum, hasan doğmak hasanın tercihi değil bu yüzden ezilmesi, hor görülmesi, küçümsenneside... Hakkettiği bir davranış değil çok güzeldi şiir
izninizle Hasan Amca ile cevap vermek ,istiyorum.
Hasan Amca ve Sultanı
Sırtın vermiş yamaca
Seksenlik Hasan amca
Zor bela geçiniyor
Karınca kararınca
Dünya tatlı dillisi
Yetmişlik sevgilisi
Onları örnek alır
Akıllısı,delisi
Onlar girdi kol kola
Bastonlar değdi yola
Yavaş yavaş giderken
Parkta verdiler mola
Ekmek gördü fırında
Koku tüttü burnunda
Hayırseverin biri:
Al bunu ye karınla
Kesti koca bir dilim
Dedi:Al ye sevgilim
Sen olmazsan Sultan'ım
Yaman olur bu halim
Sultanın sırtı bükük
Ağzında dişi dökük
Sırtında mantosu yok
Fistanda bir kaç sökük
Hasanın paltosu yok
Havada biraz soğuk
Göz tam görmez, el titrek
Rahat almıyor soluk
Dönüp şöyle bir baktı
Gözünden yaşlar aktı
Sen bunu haketmedin
Bu bana müstehaktı
Sultan baktı Hasana:
Katılmıyorum sana
Bir ömüre söz verdik
Ha bana yar ha sana
Aydın Kizir
değerli şaire ve şiirini tam puanımla kutluyorum
Bu şiir ile ilgili 18 tane yorum bulunmakta