kış yine tıktı bizi kutu evlerimize
yünlüler sarmaladı ürperen bedenleri
hüzünle uğurladık terkedip gidenleri
güneş’e vedâ edip el salladık denize
hüzünle uğurladık terkedip gidenleri
içimizde boşluklar baş eğik boyun bükük
dudaklarda bir ıslık umarsız kırık dökük
yüreklerde sızlarken ayrılık nedenleri
dudaklarda bir ıslık umarsız kırık dökük
uzun dalgın susmalar acıtan yalnızlıklar
yine yağmur fırtına yine çamur yine kar
yine bahara kadar göz fersiz omuz çökük
yine yağmur fırtına yine çamur yine kar
bitmez tükenmez akar soğuk karanlık tatsız
gök gri deniz kara ağaç kuru yapraksız
kış işte böyle renksiz al yeşil izne çıkar
gök gri deniz kara ağaç kuru yapraksız
ılık kanatlarına kuruluverip hazla
takılıp leyleklere gitseydik keşke yazla
kışa üç ay bile çok dokuz ay sa insafsız
takılıp leyleklere gitseydik keşke yazla
bir çocuk rüyası mı? ah ne derseniz deyin
siz yakın sobaları yün paltoları giyin
ben rüyâma dalayım gerçek kalsın ayazla
(15 ekim 2003)
Fuat EriçokKayıt Tarihi : 20.4.2006 10:53:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!