Sessizliğin
Sesizliğin Ölüm gibi...
Ben her yağmur yağışında,
Sana susuzluğumu yıkıyorum,
Kış ayında karlar yağdırıyorum sessizliğine,
Bir sesin çözüyor tüm buzlarımı tekrar tekrar aşka.
Sevdam
Mevsimsiz mi başladı sana, sevdam
zamansız yakalar insanı, sevdalar
en umulmadık anda sarı verir benliğimizi
ve en huzursuz anında yakaladım dersin mutluluğu
enson düşündüğüm şeydi sensiz kalmak,
çok erken geldi.
esen bahar rüzgarları,seni benden aldı.
bazen göz yaşım oldun süzüldün yanaklarımdan,
bazen mutluluğum oldun güldürdün beni.
en korktuğum şeydi:
SENSİZLİĞE AĞLIYORUM
sensizliğe ağlıyorum
sensiz geçen dakikalara saatlere,günlere.
sana ağlıyorum
boş bir umut biliyorum;
ama:
Sonbaharımda
Kimbilir? .....
Belki gözyaşım değil
böyle gözlerimden akan yaşlar,
Bunlar sonbarının verdiği hüzün yaşları.
Ömrümün karanlığında,
Yağmurlarla bekliyorum
Yağ artık,yağmur saçlarım sana hasret,
Yağ artık yağmur yüreğim sana hasret.
Yağ artık dudaklarım çatladı,
Bedenim seni özledi,
Seni bekliyorum biriciğim,
Gidersem dönemem
Gidersem bir gün
Sanma ki taşıdığın bedendeki benim
sadece içimde olan,içindeki ruh benim…
Bedenini saran tenimse, yığılır kalır bedenim.
Her mevsimde
ben öldüğümde;
bahar olacağım
kış olacağım,
yaz olacağım,
Benim günüm senin günün...
Bizim buralarda sevdalar öldü
Artık papatyalar hiç açmayacakmış
Söz yemin vermişler birbirlerine
Madem papatyayı sevenimiz gittiyse sevdadan,
daha dün gibi hatırımda
anılar canlı hatıralar taze
gözlerimin için bakarak veda edişin
sesin titreyerek söylediğin kelimeler
kendine iyi bak görüşürüz...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!