Lale Devri Şiiri - Melek Tonyalı

Niye bu töhmet, niye bu korku, niye bu öfke, niye
Laleler varmış, lalezarlarda açan tanesi 500 altına
Saltanat devri, sadabat kasrı, helvanın aşkı, zevkin en tatlı anı
Lale devri, bitmeyen baharmış, kıskanan bakışlarla yaşanmış

Nedim demiş ki: Ahh! Şehri Stanbul ben sana vurgunum
Mecnun ettin beni bu hayatta, aktım, sandal sefalarına
Üçüncü Ahmet yenilikçiymiş, Avrupaya ilk elçiler bizden gitmiş
Sadece köşkler değil, cami ve fabrikalar inşa edilmiş

İlk tarih kitapları bu devirde yazılmış, yabancı kitaplar tercüme edilmiş
Yeniçerilerden itfaiye teşkilatı oluşturulmuş, ilk matbaa kurulmuş
Çiçek aşısı yaygınlaşmış, askeriyeden mimariye,zanaattan resime
Şiirden kitaplara,şenliklerden sefalara, lalelerin eşliğinde

Stanbul'da sadece baharlar değil, mevsimler bir başka yaşanmış
Kıskanan bakışlar, fakirleşen halkın öfkesiyle birleşmiş
Zevki sefa hüsranla tanışmış, cefasını damat İbrahim paşa çekmiş
Başlarından olanlar sırasıyla patrona Halil denilen isyancıya verilmiş

Amaç köklü bir değişimmiş,ama eğlence sokaklara taşınca
Bu dönemin sonu da böyle bitmiş. Her şey yakılıp yıkılmış
Tarih kitapları bu devri hiç yaşanmamış saydığından
Sayfalar arasında kaybolup yitmiş. Sadece lalelere adanmış

Oysa lale der ki; ben öyle bir çiçeğim ki,yapımda tasavvufun
Tanrısal gizemini saklarım. Yapraklarımda adıma adanan
O şairane dönemin zerafetini gizlerim. Al rengim büyüme
Kapılıp uğruma ölenlerin çığlıklarına benzer, en önemliside
Dibimdeki yanık o kara leke, mal olduğum tarihe öfke duyan
Beni töhmet altında bırakan, bana korku ile bakanların gönlüdür

Bizim adımıza bir yazar vatanım Hollandaya soruyordu:
Sizin hiç lale devriniz oldu mu?
Lale üzerine şiirler şarkılar yazdınız mı?
Kızlarınıza Lale adını taktınız mı?
Lale yetiştiren sadrazamların boynunu vurdunuz mu?
Lale bahçelerini talan edip lale yetiştirmekten korktunuz mu?

Siz laleyi, lale sevdasını, lalenin ahını bilir misiniz?
Bunların hepsini biz yaptık. Bu toprağın ince, soylu
Hırçın, kaprisli ve kanlı çocukları, laleyi çok sevdik
Ve sevdiğimiz çok şey gibi onları ellerimizle öldürdük.