Üsküdardan eski bir kayık gibi yanaştığımda sahiline Kuzguncuğun...
Kadim Mezarlıklarından Taşlar,Topraklar,Ağaçlar fışkıran Boğaza namzet, köprüye namzet,Cemil mollaya namzet.
Eskiden beridir,
herhalde mutlu ezan seslerinin çana karıştığı boruya evrildiği kaçak güreşen semt Kuzguncuk.
Ne yanda ne yarda ne serde.
Hep bende...ruhu gizlice.
Hahambaşlarıda olmasa Kuzgunların yurdu nasıl olurdu,
Can Yücel'in sesinde boğaz akmada deli deli...
İşitiyorum nobran kalın kadıfeden kesesi,
Geçmişti ve sadeydi kaldırımları Sade! ...Acı kahve tadındaydı paşalimanı...
Kim görse inanamazdı
ilk tecavüzüydü Boğazın
Beylerbeyinden caart diye ikiye ayrılışı ortaköyün..
Camiler şahitti...Gören hayretler içindeydi...
Ermeni Sarkis bunun içinmi yapmıştı! Sultan Azize Beylerbeyini...
Sivas Mahallesinde Azgın getto katliamı! ...
Yahudi mezarları Kanlar içinde...
Bir bilsen! ...
Çan Ezan kardeşliğini
Bir bilsen.
Kayıt Tarihi : 5.3.2015 13:08:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Ulkar Cenger 20/05/2014 sabahtı sadece kuş sesi yoktu havada...
![Ulkar Cenger](https://www.antoloji.com/i/siir/2015/03/05/kuzguncuk-iki.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!