Kutsal bir Perşembe günüydü, temiz ve masum
yüzleriyle,
Yürüyordu çifter çifter çocuklar, kırmızıi mavi,
yeşil giysileriyle,
Önlerinde kayyumlar vardı, ellerinde asaları,
kar gibi,
Akıyorlardı Saint Paul'ün yüksek kubbesine
Hayatta ben en çok babamı sevdim
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim
Devamını Oku
Karaçalılar gibi yardan bitme bir çocuk
Çarpık bacaklarıyla -ha düştü, ha düşecek-
Nasıl koşarsa ardından bir devin
O çapkın babamı ben öyle sevdim