Kuşların salıncaklara ihtiyacı yoktur.Çünkü salıncaklar sadece çocukları aldatır.Ve kuşlar kanatlarıyla gökyüzünü kucaklarken, çocuklar yetim kalır.
Kuşların ağaçlara ihtiyaçları çoktur; çünkü ince dallarında yuva yaparlar.Yapraklarının arasında, gün ışıklarıyla beraber hem mutluluğa hem yeme doyarlar.Ayrıca daldan dala atlayarak oyun oynarlar.Oysa çocukların uçurtmaları ağaçlara takılır ve birçoğu ne yapacağını şaşırır.
Çocukların salıncaklarda kolları, ayakları, bacakları kalır.Özgür olma düşüncesiyle çocuklar, idam mahkumlarına dönüşür.Salıncaklarda sallanırken çocuklar, iple ve ağaçla hemhal olur.
Çocuklar hayatı, uçurtmalarını dallara feda edince tanır.Her gökyüzüne baktıklarında mavilikle, bulutla, uçurtmayla ve Tanrı ile tanışır.
Kuşların salıncaklara ihtiyacı yoktur.Çünkü onlar gerçek manada özgürdür.Kimseye de ihtiyaçları yoktur.Kanatları onların en büyük dostudur.
Bazen çocuklar annelerini unutur.Sonra ormanda kendine bir yol bulur. Yürüyüp giderken patikalardan, yanı başındaki salıncaklarda bebekler uyur. Bebekler uyanınca, her ağacın dalında kendi ölüsünü görür.
Bazı insanların elinde balondan ekmekler olur.Ellerinden geldiğince bu insanlar hem çocukları hem kuşları doyurur.
Denizler ortasında bak yelkensiz bıraktın,
Öylesine yıktın ki bütün inançlarımı;
Beni bensiz bıraktın; beni sensiz bıraktın.