Kuşlara Sor Şiiri - İsmail Uysal

Fırtına diner bir gün, gün ışır, gam görünür
Kırık dalı toprağa, yaprağı rüzgara sor
Kışın ardı bahardır, kar erir, dam görünür
Kardelenin kıymeti nedir, ilkbahara sor

Ayıran bakışıdır bir çirkini güzelden
Adaletin gözleri bağlanır mı tez elden
Ben düşündüklerimin cahiliym ezelden
Kuzuyu kurt mu kapmış, bilmem, hükümdara sor

Yordular, öz yurdumda mülteci gibiyim ben
Varlığımı yitirdim, yokluğun dibiyim ben
Kırkı aşkın yaşımla üç günlük sabiyim ben
Kalbimde iki büklüm derdi ihtiyara sor

Ah be emmi, bana sor dünyanın yangınını
Kimlerin, kimler için, kim emiyor kanını
Bana sor, dağı, çölü, aşkın yanan canını
Gerisi benden uzak, sefayı ağyara sor

Dağlara sor, kanayan yaraların derdini
Göze sır gönle ayan yaraların derdini
Ak eller nerden bilsin karaların derdini
Yılların kabuk tutmaz yarasını yara sor

Dünya fani değilmiş gibi herkes ölümsüz
Kurşun yedi adalet, uluorta, düpedüz
Nice cani avluda volta atarken henüz
On beşlik idamlığın acısını dara sor

Ahh be emmi, kırılmış kalpler ülkesindeyiz
Ruhumuzda göçük var, el sanır çok zindeyiz
Gözümüz yarınlarda aklımızla dündeyiz
Kırılmış kanatların derdini kuşlara sor