Kuşlar uçar,yürek bu çarpar
Sen bahardan haber ver
Bayramlık bir gündü mutluluk
Deri değiştirir her yeniden seven
Allah bilir bu kaçıncı ölmek ?
Ölen kalan yok gerçeği buralarda
Hastalıklı bir yaşanmışlıktı sıralı heceler
Sınıfsal kaygılarımız geride bırakıldı
Bu aşkta herkes bir birine denk
Kuşlar uçar,yürek bu çarpar
Suç üstü yakalandım,cezam yok
Yüzüstü bırakılmışlıklarım kefaret
Tavan arasında rastladım o peri kızına
Gözlerimde büyüttüm velhasıl,bir orman büyüsü
Kuşlar uçar,yürek bu çarpar
Her şey sende saklı sende gizli biraz
Yeryüzüne düşer gölgeler kanat çırpmalarınla
Yeraltı günlüklerine fısıldar insan portreleri
Çizilen her resim,hayattan bir gün çalıyor insana dair
Kuşlar biraz meşgul,yüreğim biraz buruk
Bir bulut geçer üstümüzden
Gri bir perde çekilir üzerimize
Hiç bir fal aşka çıkmaz
Kaçıncı fincan bu hayattan eksilttiğimiz?
Kuşlar yaralı,yüreğim ezik
Siyah önlüklü bir geceye koşuyor saatler
Sabaha yazdığım dilekçeler ulaşmıyor eline
Kalbin çevresini dolaşınca hislerimiz
Topraktan demir bir bitki yeşerdi
Tuttu kalbime saplandı...
Kuşlar ağlamaz,yüreğim ağlıyor
Çubuk makarnaları yanyana dizdim senin için
Uçlarına pembe kurdaleler ekledim
Arştan aşağı yuvarladım son dördünü
Sardunya çiçeği bastım koynuma, sen seversin...
Kuşlar uzakta,yüreğim yakın
Sevgi duvarlarını çıplak kalplerimizle örmüştük
Bir rüya var,tabiri sana çıkıyor
Çay oldun yudumladım seni açık açık
Dinledikçe yalnızlığı çoğalıyor yıldızlar
Şimdi hangi asrın gününü yaşıyoruz?
Kuşlar uçar,yürek bu çarpar...
Demir ZenginKayıt Tarihi : 8.6.2017 09:52:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!