içimde büyürken çığlıklarım,
susuyorum dilsiz bir büyücü gibi,
en çok da mecburiyetler yakıyor canımı,
sırtımda sürekli taşıdığım yüklerin kamburluğu.
ve ben ısrarla dik tutmaya çalışıyorum bedenimi,
bazen de çığ olup üzerime doğru yuvarlanıyor anılar.
o anda, ben bile korkuyorum kendi eserimden...
Dinle sevdiğim, bu ayrılık saatidir.
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.
Devamını Oku
Dünya var olalı beri çirkin ve soğuk,
Erken içeceğimiz bir ilaç gibi.
Tadı dudaklarımızda acımsı, buruk.
Bu saatte gözyaşları, yeminler,
Boş bir tesellidir inandığımız.