Düşmüşüzki bir gafletin içine,
Kurtulmaya çalışırız boşuna,
Muhtaç isen muhanetin aşına,
Acından ölsende sokma kaşığı.
Yapamazken makinaya iğneyi,
Karşımızda çatlatırız aynayı.
Yağız atlar kişnedi, meşin kırbaç şakladı,
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.
Devamını Oku
Bir dakika araba yerinde durakladı.
Neden sonra sarsıldı altımda demir yaylar,
Gözlerimin önünden geçti kervansaraylar...
Gidiyordum, gurbeti gönlümle duya duya,
Ulukışla yolundan Orta Anadolu'ya.
belirtmeden geçemeyeceğim.işte Eric Hoffer 'ın bi r sözü 'Güç az sayıda insanı bozduğu halde, zayıflık çok sayıda insanı bozar. Nefret, kin, kabalık, tahammülsüzlük ve kuşku, zayıflığın meyveleridir. Zayıfların küskünlükleri kendilerine yapılan haksızlıktan değil, sahip oldukları yetersizlik ve güçsüzlük duygusundan dolayıdır.'
yüreğine sağlık.Baba dediklerin de doğru da önemli olan bi nokta var.Şu an doğu ülkelerinin ,batı ülkelerine olan nefreti ,onların yaptıkları yardımı başlarına kakmalırından ziyade doğu ülkelerenin, kendilerinde gurur duyabilecek çok az özellik bulabildiklerinden kaynaklanıyor.ülkeleri bırakalım bireysel ilişkilerde bile, bir kimseye yardım etmek istersin, gerçekten de yardıma ihtiyacı vardır ama seni tersler.'Kendim yapabilirim' diye bize çıkışır.Doğu ülkelerine olan bundan pek de farklı değildir.
Bu şiir ile ilgili 2 tane yorum bulunmakta