Kürtçülük Hareketinin Öncüleri Kürt Değil!

KÜRTÇÜLÜK HAREKETİNİN ÖNCÜLERİ KÜRT DEĞİL!

Hıristiyan dünyası tarafından Kürt Kozu� nun oynanmasından bu yana gerçek Kürtler� in Kürtçülük yapmadıklarını tam aksine Kürt olmayanların Kürtçülük ve bölücülük yaptıklarını görüyoruz. Örnek verecek olursak:

Doç. Dr. Dündar Kılıç; � Abbasi Devleti� nden Hakkâri Beyliği� ne İrisan Beyleri� adlı kitabında, Kürtçülük hareketinin bu süreçte nasıl ortaya çıktığını tafsilatlı biçimde incelemektedir. Tarih ve Düşünce Dergisi, bu kitaptan önemli ayrıntılara yer verdiği ve kapak konusu yaptığı(Nisan 2006) sayısında, � Kürtçülük Hareketini başlatanlar Kürt Değildi� � başlığıyla konuyu okuyucularına duyurmuş, dergide yer verilen bilgilerden bazıları ana hatlarıyla şöyle:

� Batılı devletlerin bu bölgedeki dindaşlarına sahip çıkma bahanesi ile giriştikleri faaliyetler, bölgede fitnenin kapısını açan en önemli etken olmuş. Özellikle Amerikan ve İngiliz Misyonerleri� nin casusluk faaliyetleri, Kürtler� le bölgedeki diğer unsurları birbirine düşman hale getirmiş. Kürt Beyleri olarak adlandırılan, fakat Kürt olmayan bölgedeki beylerin, Hıristiyanlara karşı ittifakla büyüyen Kürt hareketlerinde önemli payı olmuş.

Osmanlı Devleti� nin XIX. Yüzyıl başlarında Mısır� daki Mehmet Ali Paşa gailesiyle uğraşırken içine düştüğü güç durum, Ortadoğu� daki siyasi egemenliğini de önemli ölçüde sarsmış. Bu dönemde bölgedeki Kürt gruplar da ortak hareket etme zemini aramaya başlamışlar. Cizre Beyi Bedirhan Bey bu işe vaziyet etmiş, isyanlar başlamış.

Batılı ülkeler bir yandan bölgedeki etnik yapıyı el altından kışkırtırken, öbür yandan Osmanlı coğrafyası içindeki Kürt-Nasturi çatışması sebebiyle Osmanlı Devleti� ni sıkıştırmaktan da geri kalmamışlar. Osmanlı Devleti bölgedeki isyanın bastırılması için Müşir Osman Paşa komutasındaki orduyu bölgeye göndermiş. Bedirhan Bey teslim olmak zorunda kalmış. Buna rağmen yine de Osmanlı� dan hürmet ve ikram görmüş. Avanesiyle birlikte İstanbul� a gönderilmiş, Paşalığa terfi ettirilen Bedirhan Bey, Girit� e sürgün edilmiş. Sekiz yıl sonra önce İstanbul� a, ardından da ömrünün son günlerini geçirdiği Şam� a gitmiş.

-Şerefhan ve Bedirhan Bey Kimdir?

Abbasi Hanedanı� na mensup olan Melik İmamüddin Hakkari� yi merkez yapmakla kalmamış, yakın bölgelere de oğullarını bey olarak atamış. Küçük oğlu Melik Halil, bugün Kuzey Irak bölgesinde bulunan İmadiye� nin emiri olmuş. Bahaeddin ismindeki oğlundan dolayı soyundan gelenlere � Behdinan Behad-dinan� denilmiş. Bu kol, dört yüz yıl kadar bu bölgede beyliğe devam etmiş. Nitekim Türkiye sınırındaki bu bölge bugün bile Behdinan bölgesi olarak geçmektedir. Bu tarihi ismin Abbasi Hanedanı mensuplarından geldiği ise bilinmektedir.

Bedirhan Bey, Bitlis Emiri Şerefhan� ın torunlarından olması hasebiyle İrisan(Hakkari) Beyleri� nin amcazadesidir ve Kürt değildir. Abbasi Hanedanından olması nedeniyle de Arap� tır. Bedirhan Bey� in vefatından sonra büyük oğlu Şamil Paşa, ailesinin sürgün edilmesini hazmedemeyerek, devlete karşı sinsi bir teşkilat kurmaya yönelmiş. İşte bu girişim, siyasi anlamda Kürtçülüğün başlangıcı olmuş. Fakat bu harekete bütün Şark illerinde sadece dört beş aile destek vermiş.� (Asman Özsoy, 4.7.2006.Tercüman Gazetesi. sf.7) (Kürt Tarihi diye bilinen Şerefname� nin yazarı Şerefhan� ın da Kürt olmadığını görüyoruz. Şerefhan, Şerefname� yi Kürtçe yazmak istemiş fakat, Kürtçe� nin kelime hazinesinin yetersizliği nedeni ile cesaret edememiş, Farsça yazmaya karar vermiştir. Kürtçe� nin kelime hazinesinin yetersiz olması ve Latin Alfabesi ile yazıldığında okuma zorluğu çekilmesi nedeni ile Diyarbakır ve Batman� da açılan Kürtçe Kurslar da başarısız olunmuş, sessiz sedasız bu kurslar kapatılmıştır. Eğitim Dili iddiaları fiyasko ile sonuçlanmıştır.)

-Mesut BARZANİ Kimdir?

� 17. yüzyılın başlarında İran� da çok ünlü bir Yahudi kadın yaşıyordu. Adı Asenath BARAZANİ idi. Babası Haham olan Asenath, Yahudi din ilimlerini tahsil etmiş ve Yahudi bilgini olmuştu. Yahudi Asenath BARZANİ� nin soyundan gelenler de � BARZAN� ünvanı aldılar ve Kürtleşerek İslam Dinine girdiler. Bu yetmedi, Nakşibendî Tarikatına da girdiler. (Menderes, N. Erbakan, Turgut Özal ve T. Erdoğan� ın Nakşî olmaları bir tesadüf mü acaba?) Kuzey Irak� taki bölgesel Yönetimin Başkanı Mesut BARZANİ, işte bu BARZAN Aşiretine mensup bir YAHUDİ DÖNMESİDİR. Tıpkı bir suikasta giden gazeteci Musa ANTER gibi�

Genel Kurmay arşivlerinden yararlanarak � Soykırıma Uğrayan Türkler� adlı kitabı yazan tarih araştırmacısı Gökhan BALCI da, Barzan Aşiretinin kökünün Kürtler� e dayanmadığını ifade etti.� (4.10.2007 Tarihli Tercüman Gazetesi Yazarı Sırrı Yüksel CEBECİ Makalesinden alıntı. S.9) (www.antepkuvvaimilliye.com)

Mesut Barzani, Gurmança� nın kelime hazinesinin yetersiz olması nedeni ile Meclisinde bir karar alarak, Soranice(Süryanice) yi resmi dil olarak kabul etti. Uzmanlar, Kürt Lehçesi diye yutturdukları � Soranice� nin Sami dillerinden � Süryanice� olduğunu ifade etmektedirler. Böylece Kürtler� in Kürtçesi� nin yerine Yahudi Dili� nin konması ile Kürtler satılmış oldular.

Celal TALABANİ� yi söylemeye gerek yok, çünkü herkes onun Hıristiyan Süryani olduğunu biliyor. Süryanice(soranice) Sami dilidir. Hz. İsa� nın konuştuğu Yahudi dilidir.

-APO Ermeni mi?

Bu konuda henüz bir fikir yürütmeden önce, isterseniz resmi ağızlara başvuralım: Eski Bakanlardan Yıldırım AKTUNA şöyle diyor; 'PKK� nın halkı katletmek için Ermenilerle işbirliği yaptığını ve bu güne kadar yüz kadar Suriyeli Ermeni'nin ölü ve yaralı olarak yakalandığını söyledi.'(Ortadoğu Gazt.22 Ekim 1993)

Eski İçişleri Bakanı Mehmet GAZİOĞLU; 'PKK Ermenistan� ın sınırlarına yakın yerleşim birimlerine saldırılarını artırdı. Ülkenin dağlık bölgelerinde kamp kurdu' gibi iddiaları cevaplandıran İçişleri Bakanı Mehmet Gazioğlu, � PKK Lideri Abdullah Öcalan� ın da Ermeni Asıllı olduğunu� söyledi. Zaten örgütün eylem biçimi de Ermeni eylemlerine benziyor. Bölücü terör örgütü tarafından katledilen insanların %98'inin Kürt Kökenli olduğuna dikkat çekerek, bu eylemlerin Kürt milletine, milliyetçiliğine hizmet etmekle bir ilgisi olamayacağını ifade etti.' (Türkiye Gazt. 6 Ekim 1993)

'Daltepe Köyüne dün sabah Asayiş Bölge Komutanı ile birlikte giden Bölge Valisi Ünal ERKAN; 'Teröristlerin telsiz konuşmalarında '1915'lerin intikamını alacağız' ifadeleri var' dedi... Erkan şöyle konuştu; 'bunların Ermeni olduğunu daha önce belirtiyorduk. 25 ölüden 11'i çocuk...' (Hürriyet Gazt. 6 Ekim 1993)

'Ulu Dere İlçesinden PKK'ya katılan Ermeni Asıllı Umberto Agit(Reşo kod adı): 'Benim 18'i kadın 95 militanım vardı, bunlardan birisi karımdı. Hepsi öldü� Karım kaçmak isteyince arkadaşlarım onu öldürdü.' (Bugün Gazt. 10 Kasim 1992)

Devlet yetkililerinin ağzından konuşulanları olduğu gibi yukarıda yorumsuz yayınladık. Bu açıklamalara göre A. Öcalan� ın Ermeni asıllı olduğu anlaşılmaktadır. Ayrıca Halfeti İlçesine bağlı Amarlı(Ömerli) Köyü de Apo� nun köyü olup, Halfetililerce bu köyün eskiden Ermeni köyü olduğu ve yine Apo� nun annesinin de Cibin Köyünden gelin geldiğini, bu köyün de asıl adının halen � Gavur Cibin� olduğu civar köyler tarafından tasdik edilmektedir. Ayrıca Apo� nun köyünün civarındaki Kürt köylerinin bu Ermeni olayını bildikleri için, Apo� yu ve PKK� yı desteklemediklerini, civardaki 10 kadar Türkçe konuşan köyün, PKK� yı desteklediklerini, bu köylerin açıktan Ermeni olduklarını söyleyemediklerini, ancak civardaki Kürtlerce bunların Ermeni olduklarının bilindiği ifade edilmektedir.

Ahmet TÜRK� ün de Mardin� deki Süryanilerden olduğu bilinmektedir. Gaziantep� te ÖZÇUBUKÇU ailesi, TÜRK ailesi ile eski dostluklarının olduğunu, kendilerinden Traktör parçası almaya geldiklerinde evlerine misafir olduklarını ve Ermeni asıllı olduklarını inkar etmediklerini söylemektedirler. Saydığımız bunca sözde Kürt Liderler� in bir tanesinin dahi Kürt olmadıklarını görmekteyiz. Hani Kürt bunun neresinde?

-PKK Kimlerden Oluşuyor:

Ermeniler� in Tehcir edilmesi sırasında, mallarını bırakmamak için kaçmak istemeyen Ermeniler, Kürtlerin korkusundan � Kürt Alevisi� olduklarını ifade ederek, Tehcir kayıtlarına öyle geçmişlerdir.(Prf. Yusuf Halaçoğlu-TTK Eski Başkanı) İngiliz kayıtlarına da öyle geçmişlerdir. Ayrıca Ermenilerin göçü sırasında kaçamayan Ermeni kızları, Uçkuruna düşkün Kürt Aşiret Ağaları tarafından ikinci, üçüncü eş olarak himayelerine alındılar. Bu Ermeni hanımlardan doğan çocuklar, 13-14 yaşlarına gelince Suriye� deki Ermeni dayılarına sığındılar ve Beka Vadisindeki PKK kamplarında da eğitildiler. Orada Asala militanları ile kaynaşarak, PKK� nın komutanlık düzeyine getirildiler. Bu nedenle PKK� nın Komutan düzeyindekiler Kürtçe bilen Ermenilerden oluşmakta, çatışmalarda ölen ayak takımı Kürtlerden oluşmaktadır. Ara sıra Sünnetsiz olarak ele geçen cesetlerin Ermeni olduklarını görmekteyiz. Müslüman Kürtlerin çocuklarının sünnetsiz olması düşünülemez.

İşte Kürtçülük Hareketi� nin içyüzü, Kürtlerin akıbeti için çok karanlık ve çok vahimdir. Gerçek Kürtler, Kürtçülükte yoklar, Kürtçe bilen Ermeniler, Süryaniler, Yahudiler Kürtçülüğün başını çekmektedirler. Devlet bu gerçeği Kürtlere anlatabildiği andan itibaren, Ermeni PKK Terör örgütü çökmeye başlar. Güvenlik güçlerine gerek kalmadan, Kürtler tarafından sopalarla kovalanırlar. Bizden söylemesi. Mehmet Demir ATMALI.