Pusulası şaşmış bir yüreğin tek limaniydin
Gelgitler içinde alabora olurken hayallerim
Sen tutunduğum tek dal olacaktın
Ama sen kaçmayı seçtin
Kalıp savaşmak yazilmamisti kaderine
Ve kaçtın
Bilmem kaç nokta kaçtı yüreğimde yarattığın artçı depremler
Ve gözlerimin fay kırıkları
Su kaciriyordu umutlarım
Acı bu olsa gerek diyordu
Bedenimde durum tesbiti yapan parmaklarım
Bedenim göçük altında kalmıştı
Gittiğin gün
Tek tek ölmüştü varlığın
İlk ellerin öldü
Sonra gözlerin
En sonunda da vicdanın
Vicdansız insan yaşamaz derdi nenem
Ve de öyle oldu
Seni omuzlara aldılar beni ise yüreğine attılar sen Girerken kara toprağa affet diye açtın ellerini ben parmaklıklar ardına bağladım saçıma doladigin kara pusuyu
Oysa ne güzeldi gelişin
Icimde inşa ettiğim cin seddine inat
Domino taşları gibi bir bir dokulmustu umutsuzluklarim
Şimdi örümcek ağı gibi dört yanımı sarıyor yokluğun
Şah damarımda belirsizliklerin derin bıçak kesiği
Yarinsiz yarınlarım
İki ileri bir geri hayatın raylarinda
Öldürüyorum içimdeki çocuk yanlarimi
İnsan bir gecede buyur mu
Büyürmüş
Büyümeyi reddeden bedenime inat büyüdüm ve kursağımda kaldı tüm heveslerim
Kursağımda kaldı tüm heveslerim
5 temmuz 2023
Kayıt Tarihi : 20.2.2024 12:45:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!