Gel otur soframa gel otur gülüm tatlıdır acı soğanım özendiğin dünyanın balından kaymağından ekmeği bölüp birde lokma aldınmı mercimekli pilandan yudumlayarak taze köpüklü ayrandan havasını soluyup içtinmi suyundan vaz geçemezsin benim cennet köyümden
Hele baharla birlikte yeşile karışmış renğa renk örtü serilince toprağa zikrini duyarsın gonca gonca güllerin pampal pampal açılırken Allaha
Gel dinle ne olur aç gözünü bak gör her şey ne kadar yapmacık ne kadar sahte dostluklar çıkara dayalı menfaat ön planda doğruluk değer bulmuyor üstelik horlanmakta bir ortam oluşturulmuş ki üretmek yok üretilene konup üreteni harcamakta
Bir dünya yaratılmış ki görünüşü başka gerçeği başka körüklenmiş umutlar amaç şöhret olmakta ödenen bedelse tüm değerler param parça ne olur ne olur düşme bu tuzağa kapılıpta şöhret sevdasına söylediklerimi ciddiye al sakın ola sanma şaka özenme büyümüş meğepol şehre kaldırıp çürümüş değeri şaha olsan bir kraliçe vede bir deha bil ki tüm yaşantın düşer bir yuha
çatı katındaki odanın
kuytu bir köşesinde
kumaşındaki eski yağmurların
hüzünlü kokusuyla
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta