Alın denen bu çilekeş tahtaya,
Kurbanlık koç yazan kalem utansın…
Hasret koydu kara sevdam Kâhta’ya,
Kurbanlık koç yazan kalem utansın…
Hazan oldu çocukluğum, gençliğim?
Gitti kurtlar sofrasında dinçliğim,
Dillerdedir her gün çilem, açlığım,
Kurbanlık koç yazan kalem utansın…
Vurulduğum kafes taştan, demirden,
Beter günler kara renkli kömürden,
Anlamadım bir şey ben bu ömürden,
Kurbanlık koç yazan kalem utansın…
Koparıldım nice nice işimden,
Yuvam çöktü ayrı düştüm eşimden,
Hiç eksilmez bela dertli başımdan,
Kurbanlık koç yazan kalem utansın…
Cantekin der; umut sürsün mahşere,
Hazır gönlüm nice kahpe hançere,
Yılma diren vardır senden biçare,
Kurbanlık koç yazan kalem utansın…
Kayıt Tarihi : 27.8.2006 10:35:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!