Kur'an'a Dil Uzatma Şiiri - Osman Erdoğmuş

KUR’AN’A DİL UZATMA

Mustafa Öztürk ve avanelerine

Allah’a dil uzatmak moda oldu bu ara,
Her saldırı açıyor ümmet içinde yara.
Söylenenler sadece yalan, dolan, iftira.
…..Profesör, asistan olman ne değiştirir,
…..Zehir damlayan diller, sözü çirkinleştirir.

Kur’an’ın koruyucusu benim diyor Yaratan.
Levh-i Mahfuz’dan gelip dünyayı aydınlatan.
Her harfi, kelimesi hayata değer katan.
…..Kendini alim sanan seninki de fikir mi?
…..Kitabı anlamayan, sana insan denir mi?

Hiç değilse bir ayet yapın, ortaya çıkın.
Ceddin başaramadı, sen de haddini takın.
Meydan okuduğunu duymadım deme sakın.
…..Diploman çok olsa da, haberin yok irfandan.
…..Bari diz çök önünde ilim öğren Kur’an’dan.

Velit Bin Mugire’de senin gibi diyordu.
Ebu Cehil, Ümeyye aynı haltı yiyordu.
Hak yolunu terk edip, batıldan gidiyordu.
…..Tarafın belli oldu yazık ettin kendine.
…..Ateşiniz bol olsun selam sal efendine.

Şeksiz, şüphesiz iman ettik Hak Kitabına.
Muhatap kabul etti bizleri hitabına.
Maalesef yenik düştün kibrine, inadına.
…..Kurtarmayacak seni ünvanın, paran, pulun.
…..Çıkmaz sokaklardasın yol değil senin yolun.

Attığın iftiraya çok pişman olacaksın.
Ahirette kendini ateşte bulacaksın.
Kur’an diyor “Ebedi orada kalacaksın.”
…..Allah’a, Peygambere iftira ettin yazık.
…..Dünyada ye, iç, eğlen ahirette yok rızık.

Tevbe kapısı açık çok geçmeden gir yola.
Allah’ım bela vermez azmadıkça bir kula.
Hem vahyi yalanlarsın hem Resulü, cühela.
…..Şan, şöhret peşindeysen bil ki yanlış daldasın.
…..Şeytan suretlilerin bindikleri saldasın.